İster çayı, ister yağıyla bin bir hastalığın hatta yaranın şifacısı kantaron otu, İncirliova pazar tezgahlarını sarıya boyadı. Ege bölgesinde Muğla başta olmak üzere Aydın’da da yaygın olarak yetiştiği bilinen kantaron bitkisi ekimle değil doğa da kendiliğinden yetişiyor. Yetişirken insan gücüne gerek duymayan kantaron otu, mayıs ve haziran aylarında çiçek veriyor. Aydın’ın yüksek kesimlerinde yaşayan vatandaşlar, içinde bulunduğumuz aylarda dağlardan taze kantaron otu toplayarak pazarda görücüye çıkarıyor. Osmanlı döneminde askerlerin savaşa giderken kılıç yaralarını tedavi etmek üzere kantaron yağı taşıdığını dile getiren Pazarcı esnafı Gülsüm Gönülaçar, kantaron yağının günümüzde de vatandaşlar tarafından bin bir hastalığın tedavisinde kullanıldığını bildirdi. Aktarlarda hazır haliyle yüksek fiyatlara satılan kantaron bitkisi İncirliova pazarında 10 ile 20 lira arasında bir fiyatla alıcıyla buluşturuluyor.
KILIÇ OTU DA DENİLİYOR
Kendisini bildi bileli kantaron çiçeğini dağ köylerinden toplamaya gittiklerini söyleyen Gülsüm Gönülaçar, “Her yerde yetişmediği gibi bu işi ekme biçmeyle de yapamazsın. Kantaron otu, doğada kendi kendine yetişir, biz de zamanı geldiğinde toplamaya gideriz. Büyüklerimiz Osmanlı döneminde askerlerin savaşa giderken yanında taşıdığını söylerdi. Bunun sebebi de kılıç yaralarında tedavi amaçlı kullanılması olarak anlatılırdı. Bu yüzden kılıç otu diyen de oluyor. Günümüzde de vatandaşımız bin bir hastalığa hatta yaralara iyi geldiği için yaygın olarak kullanıyor. Hayvanların yaralarının tedavilerinde de kantaron otu birebir” dedi.
“İSTER ÇAY, İSTER YAĞ TERCİH SİZİN”
Sarı kantaron otunun çay ve yağ olarak tüketilebildiğini ifade eden Gönülaçar, “Çay olarak tüketmek isteyenler önce sarı kantaron otunu kurutsun. Kuruyan kantaronlar, tıpkı adaçayı yapar gibi bardaktaki sıcak suyun içine konularak tüketilebilir. Yağı yapılırken zeytinyağı kullanıyoruz. Bir kavanoz zeytinyağının içerisine taze kantaron çiçeğini daldırıyoruz. Onu bir müddet beklettikten sonra rengini falan alıyor zaten” diye konuştu.
ÖLÜM DIŞINDA HER ŞEYE FAYDALI
En başta yaralara iyi gediği için kullanıldığını söyleyen Gönülaçar, “Kantaron cildi güzelleştirir. Çıkan sivilcelere ve onların lekelerine çok iyi geldiği için de yaşlanmayı geciktirir. Yanık ve yaralara ve bunun gibi lekeleri de yok eder. Mikropları öldürür. Mantar, uçuk gibi deri hastalıklarında tercih edilir. İçilerek tüketilirse sindirime yardımcı olur. Böbrekleri temizler. Saça sürüldüğünde dökülmeyi, kepeklenmeyi azaltır. Kısaca ölüm dışında her şeye faydası var” ifadelerini kullandı.
