Aydın Hedef Gazetesi'nden Özge Çümlek'in haberine göre; DSİ 21. Bölge Müdürlüğü ve Aydın Valiliği tarafından yapılan açıklamada tarım arazilerinin yalnızca yüzde 50’sine sulama suyu verileceğini açıklandı. Aydın gündeminden uzun süredir düşmeyen konunun üzerine Aydın Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu ve Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, basın açıklaması yaptı.
Her geçen yıl tarımsal kuraklığın şiddetini artırarak devam ettiği Aydın’da, yazlık sulamayı sağlayan Kemer, Çine Adnan Menderes, Adıgüzel barajlarlarında 2024 üretim sezonundaki suyun yarısı kadar su bulunduğu gerekçesiyle; Devlet Su İşleri, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman İlçe Müdürleri ve Ziraat Odası Başkanlarının katılımlarıyla gerçekleşen bir dizi toplantının ardından, Valilik kararı ile ÇKS’de kayıtlı arazilerin yarısına su verileceğinin ve diğer yarısına ise su verilemeyeceğinin Aydın kamuoyuna ve üreticilere duyurulduğunu söyleyen Kendirlioğlu, bu toplantılara AK Parti Milletvekillerinin de katıldığını vurguladı.
“KARAR ALINMADAN ÖNCE BİZLERE BİLDİRİLMELİYDİ”
DSİ yetkililerine, 2025 yılında uygulanacak olan bu sulama sisteminin saha uygulamasının çok zor olduğunu, sorunlarla dolu olduğunu hatta sahada uygulamaya geçildiğinde daha büyük sorunlarla karşılaşılacağını dile getirdiklerini aktaran Kendirlioğlu, “Ziraat odalarının kısıtlı sulama programına hakkında alternatif sulama suyu hususunda ortak olarak aldığı kararı hem sözlü olarak hem de resmi yazı olarak DSİ yetkililerine bildirdik. Bize cevaben yazılan yazıda isteğimizin teknik olarak uygulanmasının mümkün olmayacağı bildirildi. Mevcut suyun, sulanabilir tüm tarım arazilerine yetmeyeceğini biliyoruz ancak bu tür kararların alınmadan önce bu suyun kullanıcıları olan bizlere bildirilmesi gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“DEVLETİMİZİN BAZI TEDBİRLER ALMASI KAÇINILMAZ OLMUŞTUR”
Bu tür bir planlamanın Aydın’da; Eylül, Ekim aylarında muhtemel yağışlara, barajlardaki doluluk oranlarına göre planlanması; Kışlık ekimlerin havzalara göre ekim yaptırılması gibi hususların göz önüne alınarak alternatif planların olması gerektiğini savunan Kendirlioğlu, “Alternatif planlar olmalı ki üreticimiz büyük ekonomik zararlara uğramasın. Yüzde 50 boş kalan arazilerin üreticilerimiz ve Aydın ekonomisine çok büyük etkileri olacaktır. Girdi maliyetlerinin yanında (gübre zirai ilaç, akaryakıt, tohum, fide, elektrik, işçilik tarımsal ekipman, faiz) artı su kısıtının da olması üreticimizi kara kara düşündürmekte, gençler tarımdan hızla uzaklaşmakta, üreticilerimizin yaş ortalaması 60’lara dayanmaktadır. Bu durumda devletimizin devreye girip bazı tedbirler alması kaçınılmaz olmuştur” diye konuştu.
“TARIMSAL KURAKLIK GIDA ERİŞİLEBİLİRLİĞİNİ OLUMSUZ ETKİLEYECEKTİR”
Yaşanan sorunlar için çözüm önerilerini de sunan Kendrilioğlu, “Mümkünse ilimiz Doğal Afet kapsamına alınmalıdır. Yüzde 50’si boş kalan arazilerde oluşacak zararların telafi edilmesi, desteklerin arttırılması gibi üreticilerimizi rahatlatacak tedbirlerin hızlıca alınması gerekmektedir. Bu durum hayvancılığımızı da olumsuz etkileyecektir. Aydın’ da yapılan her türlü üretimin dekardaki verim ve kalite kaybı kaygı verecek boyutlara ulaşacaktır. Tarımsal kuraklıktan kaynaklanan her türlü olumsuzluklar sadece üreticimizi değil Aydın’da yaşayan herkesi derinden etkileyecektir. Şu unutulmamalıdır ki tarımsal kuraklık gıdaya erişebilirliği olumsuz şekilde etkileyecektir. Aydın’ da alınması gereken tedbirler arasında diğer bir husus, Dalaman Çayının Kemer Barajı'na bağlanması projesinin hızlandırılarak devreye sokulması, vahşi sulamadan bir an önce vazgeçilerek modern sulama teknolojisine geçilmesi olacaktır” dedi.