Aydın Hedef Gazetesi'nden Murat Tan'ın haberine göre; Rüzgar enerjisi projeleri, Türkiye'nin yenilenebilir enerji hedeflerinde önemli bir yer tutarken, çevresel etkileri ve yerel halkın itirazları bu projeleri tartışmalı hale getiriyor. Son olarak Aydın Karacasu sınırlarında planlanan Hacıhıdırlar Rüzgar Enerji Santrali (RES) projesinin halkın ve çevre gönüllülerin tepkisine rağmen ilerletilmeye çalışılması, kafalarda bazı soru işaretlerine neden oldu.
Aydın Karacasu’ya bağlı Karacaören, Ataköy, Yeşilyurt Mahallesi sınırları içerisinde planlanan Hacıhıdırlar RES projesi kapsamındaki imar planı değişiklikleri onaylandı. Söz konusu gelişme, projeye karşı çevre mücadelesi yürüten yerel halk ve çevreciler tarafından büyük bir tepkiyle karşılanırken, projenin tartışmalı durumunu da yeniden akıllara getirdi.
HALK TEPKİLİ
2024 yılının Ocak ayında Aydın 2. İdare Mahkemesi, Hacıhıdırlar RES Projesi için verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Olumlu raporunun yürütmesini durdurma kararı almıştı. Alınan karar, bölgede projeden etkilenecek mahallelerde yaşayan halk için de büyük bir zafer olarak da gündemde bir süre yer etmişti. Ancak yargının söz konusu kararına rağmen projeyle ilgili yeni gelişmelerin önüne bir türlü geçilemedi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun 2022 yılında verdiği ön lisansın ardından yapılan imar planı değişiklikleri de son olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Yürütmeyi durdurma kararına rağmen imar planı değişikliklerinin onaylanması, bölgedeki çevre mücadelesini daha da zora sokarken, halk yargı kararlarının görmezden gelinmesine tepki gösterdi.
PROJENİN İLERTİLMESİ İSTENMİYOR
Toplamda 15 türbinden oluşan rüzgar enerji santrali projesini kapsayan Hacıhıdırlar RES Projesi, Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi içinde yer alırken, 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği, Nazım İmar Planı Değişikliği ve Uygulama İmar Planı onaylanarak askıya çıkarıldı. İlgili plan değişiklikleri, 3194 sayılı İmar Kanunu kapsamında bakanlıkça uygun görülerek onaylanırken, Aydın Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ilan panosunda da 30 gün süreyle askıya çıkarıldı. Yaşanan dikkati çekici gelişme, mahkeme kararı ve yerel halkın endişelerine rağmen projenin ilerletilmesi nedeniyle eleştiri konusu oldu. RES gibi yenilenebilir enerji yatırımlarının çevreye olan etkilerinin yeterince dikkate alınmamasıyla birlikte mahkemenin ÇED raporunu iptal etmesine rağmen imar planı değişikliklerinin onaylanması, çevre ve ekosistem üzerindeki olumsuz etkilerin göz ardı edildiği yorumlarını da beraberinde getirirken, Karacasu’daki köylüler, projenin doğal yaşamı ve tarımsal faaliyetleri olumsuz etkileyeceğini belirterek ilerletilmemesi yönünde yetkililere çağrı yaptı.
ENERJİSA ENERJİ ÜRETİM A.Ş PROJE İÇİN BASTIRIYOR
Bölgede yapılacak olan enerji santralinin, tarım alanlarının verimliliğini azaltacağı, mahalle sakinlerini göçe zorlayacağı ve yerel ekosistemi geri dönüşü olmayan şekilde tahrip edeceği savunulurken, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına rağmen imar planı değişikliklerinin onaylanması, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yönelik eleştirileri de artırdı. Bakanlığın, halkın itirazlarına ve yargı kararına rağmen projeye yeşil ışık yakmasıyla birlikte geçtiğimiz Haziran ayında proje için yeniden başvuruda bulunan Enerjisa Enerji Üretim A.Ş.’nin de projeyi sürdürme konusundaki inadı, çevre mücadelesi veren gruplar ve yerel halkın da tepkilerinin dozunu daha da yükseltti. Yerel halk ve çevre gönüllüleri, Hacıhıdırlar RES Projesi’ne karşı mücadelelerinin süreceğini belirtirken, Aydın 2. İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararına rağmen yapılan imar değişiklikleri, projenin iptali için daha güçlü bir mücadelenin gerekliliğini de ortaya koydu. Çevre ve ekosistem tahribatına karşı direniş göstereceklerini vurgulayan mahalle sakinleri, seslerinin duyulmasını ve bu projenin iptal edilmesi için ilerleyen günlerde tepkilerini daha geniş katılımla açıklamalarda bulunacaklarını söyledi.
RİSKLERİN MİNİMİZE EDİLECEĞİ DUYURULMUŞTU
Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz Haziran ayında projede teknik revizyona giden Enerjisa Enerji Üretim A.Ş tarafından mevcut ÇED alanı içinde türbin sayısı ve koordinat bilgisinde değişiklik olmaksızın yalnızca türbin-marka modelinde revizyon yapıldığı bildirilmiş, türbinlerin çevresel açıdan da süpürme alanı başta olmak üzere buz/kanat fırlatma gibi risklerinin minimize edildiği duyurulmuştu.
