Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Ziraat Fakültesi, artırdığı AR-GE yatırımları ile bölge tarımına desteğini sürdürüyor. Bitkisel ve hayvansal üretim alanında yaptıkları önemli bilimsel çalışmalarla Türkiye’nin tarımsal üretimine büyük katkı sağlayan üniversiteler arasında ilk sıralarda bulunan ADÜ Ziraat Fakültesi, ADÜ rektörü Prof. Dr. Bülent Kent’in desteği ile başta çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda ADÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sürmen ve akademisyenlerin çalışmalarında son olarak ülke için ekonomik değeri yüksek olan Salep yetiştiriciliği projesinde önemli bir adım atıldı.
Fakültede, tıbbi ve aromatik bitliklerle ilgili birçok başarılı projeye imza atılırken son olarak Aydın’da doğal yayılış gösteren salep orkidesi popülasyonlarının bazı ekolojik istekleri ve morfolojik özelliklerinin belirlenmesi konusunda başarılı çalışmalar da yapılıyor.
ÇALIŞMALAR BAŞLATILDI
Konuyla ilgili bilgi veren ADÜ Ziraat Fakültesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Tıbbi Bitkiler Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Olcay Arabacı: “Ziraat Fakültemizin Tıbbi Bitkiler Ana Bilim Dalı’nda görev yapmaktayım. Ve uzun yıllardan beri uzmanlık alanım olan tıbbi bitkilerle ilgili çalışmaktayım. Daha önce geçmişte salep bitkisi ile ilgili bir proje tamamladım. Salep, bildiğiniz gibi doğadan toplanan bir bitki ve çok değerli bir ürüne dönüşüyor.
Yazın yediğimiz Maraş Dondurmasının katılığını veriyor. Kışın severek tükettiğimiz salebin ana maddesini oluşturuyor. Ve tabi salep toplayıcılığı da oldukça yoğun olarak ülkemizde yapılıyor. Bunun sonucunda da birçok tür maalesef neslini kaybetmiş durumda. Bundan uzaklaşmak adına bizler ‘acaba salep yetiştiriciliği yapılabilir mi?’ adına arazi koşullarına, toplama yerine, doğanın bize verdiğinin yerine, biz arazide bunları yetiştirerek hem kalite hem verim açısından nasıl bir sonuca ulaşabiliriz konusunda çalışmalar başlatıldı” dedi.
“OLUMLU SONUÇLAR ELDE ETTİK”
Geçmişte iki farklı türün arazi ve tarla koşullarında yetiştiriciliğini yaparak başarılı olduklarını belirten Arabacı, “2 farklı türdeki yetiştiricilik konusunda bir takım kalite kriterlerini inceledik. Hepsinde de olumlu sonuçlar elde ettik. Bu tür bitkilerde önemli olan verimin yanında kalitenin de ortaya çıkartılmasıydı. Yapılan laboratuvar çalışmaları sonucunda doğadan toplananın kalitesiyle yetiştirdiğimizin aynı kalitede olduğunu gözlemledik. Bu projemizi tamamladıktan sonra da proje sonuçlarımızı birçok kongrede ve dergide yayınladık” ifadelerini kullandı.
ARALIK AYINDA EKİM YAPILDI
Fakülte çiftliğinde salep deneme üretimi yapmaya başladıklarını kaydeden Arabacı, “Ve daha geniş alanlarda yetiştiriciliğini yapmak istiyoruz. Daha önce çalışmasını yaptığımız iki farklı türü üretim kapsamında yetiştirmeyi amaçladık. Öncelikle bu seneki amacımız bunların çoğaltılmasını sağlamak. Çünkü materyali bulmak oldukça zor ve oldukça yüksek fiyatlı. Biz bunları temin ettik ve şu anda önümüzdeki yıllarda daha geniş alanlarda yetiştirilmesi için gerekli olan materyalin çoğaltım aşamasını sürdürüyoruz.
Geçtiğimiz Aralık ayı içerisinde 2 farklı tür olarak saleplerimizi diktik. Havanın durumuna bağlı olarak Nisan ayı sonunda veya Mayıs ayı başında hasadımızı gerçekleştireceğiz. Daha sonrada uygun koşullarda saklayarak önümüzdeki yıl yetiştiricilik için materyalimizi hazırlamış olacağız. Bizim buradaki hedefimiz; hem verimi artırmak hem de verime bağlı olarak istenilen kalite düzeyine ulaşmak. Önümüzdeki yıllarda da buna yönelik projeleri geliştirmeyi ve elde ettiğimiz sonuçları yayınlamayı planlıyoruz. Daha sonraki süreçte de bölge çiftçisine yararlı olacak materyal temini ve bilgi birikimini de aktarmış olacağız” dedi.