Aydın Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Zeki Oymak, Muğla’daki Dalaman Çayı’nın Aydın Bozdoğan’daki KemerBarajı’na bağlanması projesiyle ilgili olarak Aydın Hedef Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Oymak, Dalaman Çayı’ndan Kemer Barajı’na su taşıyacak tünel projesinin henüz yatırım aşamasında olmadığını belirterek halihazırda sadece fizibilite çalışması yapıldığını belirtti. Oymak, iklim krizi ve kuraklıkla mücadele için karbondioksit salınımının azaltılması, ormanların korunması ve kapalı sulama sistemlerine geçişin hızlandırılması gerektiğine de dikkat çektiği açıklamasında, Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı’yı bu konularda da adım atmaya çağırdı.
“ARAŞTIRMA PROJESİDİR”
Dr. Oymak, projenin fizibilite aşamasında olduğunu ifade ederek, “Bizim bilgilerimize göre bu proje yatırım aşamasında değil, fizibilite çalışması düzeyindedir. Yani, Bakan Yumaklı’nın sözünü ettiği proje, Dalaman Çayı’nın sulama fazlası olarak denize ulaşan suyunun 30 kilometrelik bir tünelle Kemer Barajı’na aktarılması halinde karlı olup olmayacağını belirlemek amacıyla ihale edilmiş bir araştırma projesidir” dedi. Çalışmalar sonunda fazla suyun Kemer Barajı’na aktarılması durumunda ulusal düzeyde bir katma değer sağlanıp sağlanamayacağının anlaşılacağını ifade eden Dr. Oymak, “İnşallah pozitif bir sonuç çıkar ve umutlarımızı tazeleriz” diye konuştu.
SULAMAYA AÇILACAK ARAZİLERE DİKKAT ÇEKTİ
Dalaman Çayı üzerinde iki baraj ve birçok Hidroelektrik Enerji Santrali (HES) regülatörünün bulunduğunu vurgulayan Dr. Oymak, “Bu havza içinde sulamaya açılmış ve açılmayı bekleyen binlerce hektarlık tarım arazisi vardır. Bu barajlardan biri ve onlarca Hidroelektrik Enerji Santrali HES regülatörü suyun alınacağı Sandalcık HES regülatöründen daha aşağıda kalmaktadır. Dolayısıyla, bunları susuz bırakmadan, Kemer Barajı’na akıtılacak su miktarı bu yatırımı yapmaya değer mi değmez mi önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır. Sonucunun Aydın çiftçisi için hayırlı olmasını dilerim” ifadelerini kullandı.
“ORMANLARIN KORUNMASIYLA İLGİLİ BAKANIN BİR SÖZÜ YOK”
Dr. Oymak, giderek derinleşen iklim krizi nedeniyle Aydın ve çevresinin kuraklıkla mücadele etmek zorunda kalacağını ifade ederek, “Aydın ve içinde bulunduğu coğrafyanın kuraklıkla imtihanı hiç de kolay olmayacak gibi görünüyor. Kuraklık ile en önemli mücadele küresel ısınmanın gerekçesi olan karbondioksit salınımını azaltmak olmalı ki bu konuda Bakanın hiçbir tedbiri ve çağrısı yok. Kuraklıkla mücadelenin en önemli ayağı orman alanlarının korunmasıdır ki Sayın Bakanın buna dair hiçbir sözü yok” dedi.
“KENDİLERİNİ GÖREVE DAVET EDİYORUM”
Büyük Menderes Havzası’ndaki sulama sistemlerinin yüzde 90’ından fazlasının açık sulama sistemi olduğunu hatırlatan Dr. Oymak, “Bu tip sulama sistemlerinde faydalı su yüzde 55-60 civarındadır. Yani suyun neredeyse yarısı bitki kök bölgesine ulaşmadan yollarda heba olur gider. Menderes havzasında kapalı sisteme geçiş ile ilgili bazı çalışmalar vardır. Ancak bunlar ne yazık ki kaplumbağa hızında devam etmektedir. Sayın Bakanın bunları hızlandırmakla ilgili bir sözü yok. Gıda güvenliğinin en önemli ayağı tarım topraklarının korunmasıdır ki Sayın Bakanın bu konuda da hiçbir sözü yok. Hemen en yakınımıza bakalım; Aydın’da 2002 yılından 2021 yılı sonuna kadar sadece sulanabilir tarım alanlarından yüzde 11’i tarım toprağı kaybedilmiş. Bu yaklaşık 350 bin dekar tarım toprağı demektir, bu ülke hepimizin. Korumak ve yarınlara güvenle bakabilecek bir ülke bırakmak hepimizin sorumluluğu. En büyük görev de Sayın Bakana ve Hükümete düşmektedir. Kendilerini bu konuda göreve davet ediyorum” diye konuştu.
