Aydın Hedef Gazetesi'nden Kevser Dayan'ın haberine göre; Son günlerde Türkiye gündemini sarsan otel odalarındaki gizli kamera olayları, vatandaşların mahremiyetine yönelik büyük bir endişe doğurdu. Hedef Gazetesi olarak Aydın’da da benzer vakalar olup olmadığını mercek altına alırken, sorunla karşılaşılması halinde neler yapılması gerektiğini de irdeledik.
Konunun hem hukuki hem de turizm sektörü boyutunu araştırdığımız haberde görüşlerine başvurduğumuz Aydın Baro Başkanı Avukat Utku Devrim Barış Arslan, “Yakın bir zaman dilimi olmasa da geçtiğimiz yıllarda özellikle yaz dönemlerinde, Aydın'ın kıyı kentlerinde, kıyı kesimlerinde, otellerde bu şekilde bazı dosyalar karşımıza çıkıyor, geliyor. Merkezde ender olsa da bu şekilde dava açıldığına tanık oluyoruz” dedi. Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Derneği (KODER) Başkanı Tacettin Özden ise “Ben hayatımda böyle bir şey duymadım. Bizim sektörümüzde şimdiye kadar bu tür bir vaka olmadı. Otelcilik sektöründe bugüne kadar hiç duymadım” diyerek sektöre yönelik genelleme yapılamayacağının altını çizdi.
“AYDIN'DA DA BAZI DOSYALAR KARŞIMIZA ÇIKIYOR”
Aydın’da bu tür vakaların olup olmadığına değinen Baro Başkanı Arslan, “Dönem dönem oluyor. Özellikle yaz dönemlerinde Aydın'ın kıyı kentlerinde, kıyı kesimlerindeki otellerde bu şekilde bazı dosyalar karşımıza çıkıyor ve bize ulaşıyor. Tabi bu yakın bir zamanda değil geçtiğimiz yıllarda gerçekleşen davalar oldu. Merkezde de enderde olsa bu şekilde dava açıldığına tanık oluyoruz. Bu sadece Aydınımız için değil, tüm Türkiye geneli için aslında bir sorundur. Vatandaşın, tespit etmesi mümkün değil. O yüzden bilinen ve güvenilir yerlerde konaklamaları daha güvenli sonuçlar doğurur diye düşünüyorum” dedi.
“HAPİS CEZASI VAR”
Bu tür durumların suç teşkil ettiğini ve yaptırımlarının olduğunu söyleyen Arslan, “Otelin girişlerine konulan kamera kayıtları, alınan kayıtlar herhangi bir suç unsuru taşımaz, bunlar güvenlik amacıyla takılan kameralardır. Fakat odaların içerisinde farklı yerlere ampul gibi, dolap içi gibi insanların özel yaşantısını birebir kayıt altına alacak şekilde takılan kameralar elbette ki güvenlik amacı değil, kişilerin özel yaşamına müdahale amacı taşır. Bu nedenle bunlar suçtur. Öncelikle özel hayatın gizliliğini ihlal suçu burada söz konusu olur. Bunun da yaptırımı cezai anlamda bakıldığında Türk Ceza Kanunu’na göre 1-3 yıl arasında hapis cezasıdır. Yine ayrıca burada ‘Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na bir muhalefet de söz konusu olur. Burada da yine cezai anlamda, Türk Ceza Kanunu'na göre bir hapis cezası söz konusu ve ayrıca hakkı ihlal edilen, kişisel verileri kayıt altına alınan, özel hayatın gizliliği ihlal edilen şahıs ya da şahıslar açısından da bir tazminat talep etme durumu söz konusu olabilir. Sonuç itibariyle odalardaki farklı yerlere yerleştirilen kamera kayıtları kesinlikle yasal değildir. Güvenlik amacının dışında kişilerin özel yaşamına müdahale amacı taşır. Bu da suçtur. Şikâyet halinde soruşturma makamları gereken soruşturmayı yapar ve kamu davası açılır” diye konuştu.
“DELİLLER ÇERÇEVESİNDE KAMU DAVASI AÇILIR”
Kişinin böyle bir durumla karşılaşması durumunda yapması gerekenlere değinen Arslan, “Kişinin tespit etmiş olması halinde doğrudan bulunduğunuz yerde kolluğa yani polis ya da jandarmaya müracaat ederek şikayetçi olmanız gerekli. İlk etapta kolluk Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla soruşturmayı başlatır. Delilleri toplar. Kamera kayıtlarını içeriğini inceler. Güvenlik amacıyla mı yoksa kişilerin özel yaşantısına müdahale edecek bir alan içerisinde mi tespit edildiğini, konulduğunu, konumlandırıldığını tespit eder. Bunu tutanağına geçer. Ona göre de savcılığa bunu ibraz eder. Cumhuriyet Savcılığı da toplanan deliller çerçevesinde kamu davasını açar” ifadelerini kullandı.
“OTEL DELİLLERİ KARARTABİLİR”
Otellerin bu tür durumlarda izlediği adımlarının nasıl olduğunu anlatan Arslan, “Siz bu tür durumlarda öncelikle kolluğa gerekli başvurunuzu yapın. Çünkü otele bildirdiğiniz anda otel eğer konuya vakıfsa ona müdahale edecektir. Siz kolluğa gidip başvurup gelene kadar o oradan sökülebilir. Dolayısıyla delil karartılabilir, delil ortadan kaldırılabilir. Burada ne yapılabilir? Tespit ettiğiniz, kamera olduğundan da eminsiniz, direkt 112'yi ararsınız, ekibi çağırırsınız, şu odadayım lütfen gelin dersiniz, ekip gelir, siz odadayken oradaki kamera kaydının tespitini yapar. Tabii o otel orada muhtemelen biz yapmadık diyecektir ya da ilgili kuruluş bizden önceki müşteri yapmıştır diyebilir ki son yaşanan olayda da buna benzer bir savunma geliştirmişlerdi. Kolluk direk müdahale ederse jandarma ya da polis, onlar gerekli tüm araştırmayı teknik ekibiyle birlikte yapar. Onun ne zamandır kayıt altında olduğu, hangi kayıtları aldığı, ne kadar süredir kayıt yaptığı şeklindeki tespitlerini yapar, raporlamasını yapar. Cumhuriyet Savcılığı ona göre değerlendirir. Gerçekten otelin savunması da doğru olabilir. Otelin savunması mı doğru yoksa suçtan kurtulmak amacıyla mı o yönde ifade veriyorlar, beyanda bulunuyorlar. Onun tespitini mutlaka savcılık makamı yapacaktır” dedi.
“SEKTÖRÜMÜZDE ŞİMDİYE KADAR OLMADI”
Konuyla ilgili açıklama yapan KODER Başkanı Özden ise hayatında böyle bir durumla karşılaşmadığını ve duyumunun dahi olmadığını belirterek, “Ben hayatımda böyle bir şey duymadım. Bu olayın yaşandığı yer otel mi, nasıl bir yer olduğunu da bilmiyorum. Belgeli bir yer mi, nasıl işletiliyor? Böyle bir şey bizim sektörümüzde şimdiye kadar olmadı çünkü biz olaya şöyle bakıyoruz; Bizim odalarımız misafirimizin özel evidir yani misafirimiz bize emanettir. Onun özeli, bizim özelimizdir. Bu otelcilik sektöründe böyle bir şey bugüne kadar duymadım ve böyle bir şey olduğuna hiç şahit de olmadım. Otelcilik sektöründe bugüne kadar hiç duymadım. Düzgün işletmeler için konuşuyoruz, turizm otelcilik belgesi olan düzgün işletmelerde böyle bir durumun yaşandığına ben tanık olmadım” diye konuştu.
“KİMSE MÜDAHALE ETMEZ”
Otellerin misafirlere yaklaşım şekillerine de değinen Özden, “Otelcilik sektöründe biz misafire her zaman onun kendi evi, özeli gibi görür ona göre yaklaşırız. Kapısını çalmadan içeriye girmeyiz. Odasına kendisi istemeden kimse müdahale etmez. Dolayısıyla oraya müdahale etmemiz olanaksız. Bu sektörde böyle bir şey yapma ihtimalini bile düşünemiyorum” dedi.
“OTELLER SÜREKLİ DENETİM ALTINDA”
Gizli kamera konusunda denetimlerin özel olarak olmadığını söyleyen Özden, “Otellerin her zaman denetimi var. Otellerde her şey denetleniyor. Biz çarşafımızı denetleriz, odamızı denetleriz, kimin girip çıktığını denetleriz. Temizliğimizi yaparız. Onun için ekstradan bizim odalarımıza biri kamera koyuyor mu diye denetlememize gerek yok. Olamaz böyle bir şey. Olma ihtimali yok. Odalar misafirimizin özel evi oluyor. Öyle hazırlıyoruz biz onu, olaya öyle bakıyoruz, öyle önemsiyoruz. Böyle bir şey olmaz yani. Bir kişinin çıkıp böyle bir şey yapmış olması sektörü genelleyecek bir şey olamaz. Ben böyle bir şey görmedim” ifadelerini kullandı.