Aydın Efeler’deki okullarda servis şoförlüğü yapan İlyas Böberci, Ethem Karaceylan, Kadir Aras ve İrfan Ergan, Aydın Hedef Gazetesi’ne yaptıkları özel açıklamalarda sektördeki sıkıntılarını anlattı. Sektördeki en büyük sıkıntının korsan servis taşımacılığı olduğunu belirten şoförler, bu konuda yetkililerden çözüm çağrısında bulundu. Okul saatleriyle ilgili de sıkıntı yaşadıklarını aktaran şoförler, okul saatlerinden dolayı iş kaybı yaşadıklarını ifade etti.
“KORSANIN ÖNÜNE GEÇİLMESİNİ İSTİYORUZ”
Aydın’da 21 yıldır servis şoförlüğü yaptığını belirten İlyas Böberci, “Servis ücretlerinde şu an bin 500’e taşıyan var, 900’e taşıyan var, bin 700’e taşıyan da var. Herkes liste fiyatını uygulanmıyor. Ücretler değişkenlik gösteriyor. Bu ücretlerin maliyeti karşıladığı zaman oluyor, karşılamadığı zaman da oluyor. Bizim en çok şikayetçi olduğumuz konu korsan şoförler. Korsan şoförler genellikle ilçelerden geliyor. Aydın'ı geçiş güzergahı olarak gösteriyor ama sokak aralarında istediği gibi yolcu taşıyabiliyor. Okul servisi olarak korsanlık yapanların yanı sıra personel, işçi taşıyan servislerde de korsanlık yapan var. Bunlar bize liste fiyatını uygulayamamamıza sebep oluyor. Rekabet ortamı oluşturuyor. Yetkililerden korsanın önüne geçmelerini istiyoruz. Ondan sonra zaten işler kendi kendine çözülecektir diye düşünüyorum” dedi.
“İŞ KAYBIMIZ OLUYOR”
Okul saatleriyle ilgili sıkıntısını dile getiren Ethem Karaceylan, “Sıkıntımız sadece korsan değil okulların saatiyle ilgili de sıkıntımız var. Okulların saati genelde hepsi aynı saatte. İkili öğretim zaten çok az kaldı. İkili öğretim azaldığı için ilkokul ve ortaokulların saati girişleri çıkışları hemen hemen aynı oldu. Bu yüzden bizim iş kaybımız oluyor. İşi kaybımız olduğu zaman bu sefer maddi açıdan servis şoförü arkadaşlar zorlanıyor. Korsan sadece Aydın’da değil bütün Türkiye’de sıkıntılı bir durum. Bizim rekabet olayımızı azaltıyor. Bizim şu andaki servis plakamızın rayiç bedeli 3 milyonsa, adam 300 bin liralık bir servis plakasıyla geziyor ve biz onunla aynı rekabeti yapamıyoruz. Biz veriyoruz fabrikaya 2 lira, 2,5 bin lira bir teklif. O gidiyor 1500 lira veriyor. Çünkü onun sermayesi bin lira, benim sermayem dört bin lira. Hal böyle olunca da biz rekabet edemiyoruz. Yani bunun önlenmesini istiyoruz. Fiyat güncellemesi şu anda iyi, kötü değil. Ama bunu her arkadaşımız okullarda uygulayamıyor. Uygulanan okullar var. Mesela özel okullarda bu uygulanıyor. Ama devlet okullarında bunu uygulayamıyoruz” diye konuştu.
“DENETİMLERİN SIK SIK YAPILMASINI İSTİYORUZ”
10 yıldır servis şoförlüğü yaptığını anlatan Kadir Eras, okul saatleri belirlenirken şoförler odasından bir yetkilinin çağırılıp onun görüşünün alınmasının daha doğru olabileceğini kaydetti. Korsan şoförlerden şikayetçi olduğunu anlatan Eras, “Korsandan mustaribiz çünkü ilçe plakalarıyla burada şehir içinde okul servisi yapıyorlar. Taşımalı öğrenci servisi yapan arkadaşların da şehir içi öğrencilerini aldığını gördüm. Bunlar gözden kaçıyor. Biz fark ediyoruz da sesimizi çıkarmıyoruz. Biz yetkililerden denetimlerin sık sık yapılmasını istiyoruz. Okul saatleri de belirlenirken şoförler odasından birilerinin çağrılıp görüşünün alınması gerekirdi” ifadelerini kullandı.
“HER YIL YENİ BİR ZORLUK”
Karşıladıkları giderlere değinen İrfan Ergan, şu ifadelerle açıklamalarını noktaladı; “Sanayiye yönelik harcamalar, devlet işleri, servis araçları için gerekli malzemeler ve genel giderler her geçen gün artıyor. Ancak bu maliyetleri velilere yansıtmaya çalıştığımızda, yine biz suçlu duruma düşüyoruz. Ne yazık ki servisçilik, toplum tarafından hiçbir zaman hak ettiği değeri görmedi. Ne veliler, ne devlet, ne de okullar bu mesleğe saygı gösteriyor. Son dönemde ise servisçileri en çok zorlayan konulardan biri iş güvenliği oldu. Eğer bir şoför hostesi çalıştırıyorsam, bir iş güvenliği uzmanı bulundurmak zorundaymışım. Bunun maliyeti ise bin ile 2 bin liradan başlıyor ve yıllık 10 bin liraya kadar çıkabiliyor. Bu, zaten ağır olan yükümüzü daha da artırıyor. Devlet, yükümüzü hafifletmek yerine yeni maliyetler eklemeye devam ediyor. Bunun yanı sıra, araç muayenelerinde de her yıl değişen mevzuatlarla karşılaşıyoruz. TÜVTÜRK, belediyeler ve emniyet sürekli yeni kurallar getiriyor. Başladığımız işi bir düzen içinde sürdüremiyoruz çünkü her yıl yeni bir zorunlulukla karşılaşıyoruz”