Aydın Hedef Gazetesi'nden Murat Tan'ın haberine göre; Aydın’da Ramazan Bayramı tatili boyunca etkili olan sağanak yağışlar, tarım alanlarına hayat verecek barajların su seviyesini yükseltti. Bahar yağışları çiftçilerin yüreğine su serpti. Özellikle pamuk tarımının kalbinin attığı Söke Ovası’nda kısıtlı su dağıtım planının yeniden gözden geçirilerek kararda değişikliğe gidilmesi gerektiği bir kez daha gündeme geldi. Söke TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Başkanı İsmail Özer, “Barajların su seviyesi ürünlerimize can suyu olabilir. Bizi kuraklığa mahkum etmeyin” diyerek yetkilileri sağduyulu karar almaya çağırdı.
Aydın Valiliği’nin aldığı kararla 2025 yılı sulama sezonu kapsamında devreye girecek olan tarım alanlarının yarısına su verilmeyeceği kısıtlı su dağıtım planlaması, kuraklıkla mücadele eden çiftçiler için hayal kırıklığı yarattı. Bayram tatili boyunca aralıksız yağan yağışlar Çine Adnan Menderes Barajı ile Kemer Barajı’nda su seviyesini yükseltti. Kuraklık tehdidiyle mücadele eden Aydınlı çiftçiler için de yağışlar umutları yeşertti. Özellikle pamuk ambarı olarak bilinen Söke Ovasındaki üreticilerin beklentisi arttı. Yüzde 50 kuru tarım yapılmasını kapsayan kararın revize edilmesinin pamuk tarımında sürdürülebilirlik için hayati önem taşıdığını belirten Söke TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Başkanı İsmail Özer, Aydın Valisi Yakup Canbolat ile DSİ 21. Bölge Müdürü Birol Çınar’a çağrıda bulundu.
“KARAR GÖZDEN GEÇİRİLSİN”
Aydın’daki barajların son yağışlarla geçen yılın aynı dönemindeki seviyelere ulaştığını kaydeden Özer, Söke Ovasındaki çiftçilerin iki sulamayla sezonu sorunsuz tamamlayabileceği görüşünü savundu. Yüzde 50 kuru tarım kararının, pamuk üretimini zora sokacağını kaydeden Başkan İsmail Özer, “Stratejik bir ürün olması nedeniyle hayati önem taşıyan pamuk tarımında sürdürülebilirlik için bu kararın acilen gözden geçirilmesini ve revize edilmesini istiyoruz. Son yağışlar hepimizin yüzünü güldürdü. Barajlardaki güncel su seviyesi, gözlemlerimize göre de kısıtlı su planlamasında değişikliğe gidilmesini mümkün kılar. Çiftçilerimizin emeklerinin karşılığını alabilmesi ve pamuk tarımında sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için yetkililerin çağrımıza kulak vermesini bekliyoruz” dedi.
“SOSYO-EKONOMİK DENGE BOZULUR”
Kararda değişikliğe gidilmemesinin yol açacağı olumsuzluklara da dikkati çeken Özer, barajlarda biriken suyun doğru planlamayla üreticinin emeğini koruyabileceği kanaati oluştuğunu söyledi. Başkan Özer şu açıklamaları yaptı: “Söke Ovasındaki büyük emek ve zahmetle pamuk üreten çiftçilerimizin sesine kulak verilmesini istiyoruz. Eğer bu değişiklik yapılmazsa, pamuk üretimi büyük bir darbe alacak ve bu durum sadece çiftçileri değil, tüm bölge ekonomisini de olumsuz etkileyecektir. Pamuk, gerek Söke ve gerek ilimizdeki binlerce ailenin geçim kaynağı, bölge ticaretinin can damarı ve ülkemizin tekstil sektörünün temel taşıdır. Yüzde 50 kuru tarım uygulaması, verimi ciddi şekilde düşürecek ve çiftçilerimizi alternatif ürün arayışına itecektir. Pamuğun yerini doldurabilecek, aynı ekonomik getiriyi sağlayacak bir ürün bulmak kısa vadede mümkün görünmüyor. Bu durum, tarımsal üretimin yanı sıra nakliyeden depolamaya, çırçır fabrikalarından tekstil atölyelerine kadar uzanan geniş bir çerçeveyi de zincirleme bir şekilde etkileyecektir. Pamuk tarımında sürdürülebilirlik sağlanamazsa iş kayıpları artacak, kırsal nüfusun geçim zorluğu çekmesi göçü tetikleyecek ve uzun vadede gerek ilçemiz ve gerekse de ilimizin sosyo-ekonomik dengesi de bozulacaktır.”
“HAKKIMIZ OLAN SUYU İSTİYORUZ”
Pamuk üretiminin Türkiye’nin ithalat bağımlılığını azaltması bakımından stratejik bir ürün olarak ulusal ekonomide de kritik rol oynadığını vurgulayan Özer, “Üretimde kısıtlı su dağıtım planı nedeniyle yaşanacak gerileme, dışa bağımlılığımızı daha da artırarak dolayısıyla döviz kuru üzerindeki baskıyı daha da yoğunlaştırabilir” dedi. Söke Ovasında pamuk tarımının sekteye uğramasının ülke genelinde hissedilecek bir domino etkisine neden olabileceği görüşünü savunan Söke TARİŞ Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Başkanı İsmail Özer sözlerini şöyle sürdürdü:
“Barajlarımız şu anda bu krizi önleyebilecek bir su seviyesine sahipken, bu fırsatı değerlendirmemek hem çiftçilerimize hem de ülkemize haksızlık olur. Yıllardır alın teriyle toprağı işleyen üreticiler olarak, sadece hakkımız olan suyu istiyoruz. İki sulamayla ovamızı ayakta tutabilir, hem kendi emeğimizi hem de Türkiye’nin pamuk ihtiyacını gücümüz elverdiği oranda karşılayabiliriz. Bu nedenle, Aydın Valisi Sayın Yakup Canbolat ve DSİ 21. Bölge Müdürü Sayın Birol Çınar’dan, barajlarımızın güncel seviyesini göz önünde bulundurarak bu kararı yeniden değerlendirmelerini ve çiftçilerimizin geleceğini koruma altına alacak bir adım atmalarını bekliyoruz.”
