Nazilli ilçesi tarihinde birçok medeniyete ev sahipliği yapan bir coğrafya olma özelliğiyle dikkat çekiyor. Büyük Menderes havzasına gelen Etiler medeniyeti burada yayılmış, uzun yıllar hüküm sürmesinin ardından yıkılmasıyla birlikte yerini Friglere bırakmıştır. Friglerin ardından M.Ö 556 yılında bölgeye gelen Lidyalılar, burada hakimiyetlerini uzun bir süre sürdürse de Mezopotamya’da hızla yayılan Pers imparatorluğu, Lidyalılara karşı bölgede zafer ilan ederek kendi egemenliği altına almıştır.

Nazilli’nin ismi nereden geliyor? 
M.Ö. 500 yılına kadar hakimiyeti elinde tutan Persler daha sonra bölgede mevcudiyetini yitirmiş, birkaç savaş sonra Nazilli bölgesi Büyük İskender’in yönetimi altına girmiştir. Büyük İskender’in imparatorluğu ölümünden sonra yıkılınca bölge M.Ö. 70 yılında Romalılar tarafından ele geçirilmiştir. Anadolu’da Türklerin ilerleyişi Avrupalıları kaygılandırmış, çok geçmeden Haçlı Seferleri başlamıştır. Bizanslılar seferler sırasında bu toprakları tekrar geri almış olsa da bölge daha sonra Selçukluoğulları, Aydınoğulları ve Osmanlılar idaresine geçmiştir.

NAZİLLİ İSMİ NEREDEN GELİYOR?

1831 yılında ilçe olan Nazilli, Milli Mücadele döneminde sayısız kahramanlığa sahne olmuş, 5 Eylül 1922’de şehir düşman işgalinden kurtulmuştur. Cumhuriyet devrinde daha çok genişleyen Nazilli’nin nüfusu, hızla artmıştır. Nazilli ilçesinin isminin nereden geldiği noktasında birden fazla rivayet bulunurken, en bilinenlerden biri, Nazilli, Dereköy yakınlarında Nazlu ismindeki Türk boylarından bir oymak beyi tarafından kurulduğudur. Kurduğu kentte o günlerin geleneklerine göre boyun kendi ismi olan Nazlu ismi verilmiş ve değişen zamanla birlikte bu isim Nazilli olarak değiştiği ileri sürülmüştür.

NAZLI KIZLARIN ŞEHRİ NAZİLLİ

Bir diğer rivayete göre ise Hammer ve Evliye Çelebi gibi tarihçiler, güzel ve nazlı kızları olduğu kadar şehrin güzelliğini, nazlılığını bu kızlara benzeterek Nazilli adının buradan kaynaklandığını iddia etmişlerdir. Yine Osmanlı döneminde anlatılan hikayelerde bölgenin kızlarının çok nazlı olduğu, dönemin delikanlılarının bu kızlara olan ilanı aşklarının meşhur olduğu anlatılmaktadır.

Editör: Gizem Pektaş