Aydın Hedef Gazetesi Muhabiri Murat Tan'ın haberine göre, yerel seçimlerin ardından yaptığı açıklamada, “Milletimizin başta değişim ve yenilenme talebi olmak üzere sandık sonuçlarıyla bize ulaştırdığı beklentinin farkındayız" sözleriyle değişimi işaret eden Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, son MKYK toplantısı sonrasında alınan sürpriz kararla 7 il başkanını değiştirdi.
Yaşanan değişim, yerel seçim sonuçlarının iç açıcı olmadığı Aydın’da da büyük dikkat uyandırırken, il başkanının değişeceği yönünde beklentiye de neden oldu. Konuyla ilgili olarak Aydın Hedef Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulunan TBMM 27. Dönem AK Parti Aydın Milletvekili Posacı, değişimin AK Parti Genel Merkezi’nden başlaması gerektiğine dikkat çekerek tabandan tavana yenilenmenin şart olduğuna değindi. AK Parti'nin görünen noktada dar bir kadroya mahkum kalmış gibi göründüğünün altını çizen Posacı, “Bu noktada acilen değişim şarttır. Yoksa üzülerek söylüyorum ki AK Parti tarih olur” diye konuştu.
“AYDIN ÖZELİNDE HESAP VERMELİDİR”
“Mustafa Savaş’ın iki kez kaybetmesine rağmen üçüncü dönem için Aydın Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için imza atanlar kimlerse bunun hesabını vermelerini lazım” diyen Posacı, “Türkiye’de de aday tercihleri noktasında ciddi sıkıntı var ama Aydın’da bu daha bariz. Bu bakımdan gerek genel merkez ve gerekse il yönetimi dahil olmak üzere kimlerin aday tespiti noktasında imzası varsa hesap vermeleri gerekiyor. Ben AK Parti Efeler İlçe Teşkilatı’nın Daraltılmış Danışma Meclisi Toplantısı’nda da söyledim; Yıllarca bayrak asıp partiye emek verenler dururken, partiye dün girenler milletvekili listesinde ön sıraya gelip Merkez Karar Yürütme Kurulu’na girerse nasıl olacak? Gençlik kollarımızda parti kademelerinde koşturan, bayrak ve afiş asıp gecesini gündüzüne katanlar ortadayken sen kalk başka başka kişilerle temas kur, paraşütle göreve getiril. Bu reva mıdır? Bu parti bu şekilde nasıl halkta bir karşılık bulabilecek? Ben esasında sadece şahıslar özelinde bunu söylemiyorum. Başarısızlıkta kimin imzası varsa Aydın özelinde hesap vermelidir” dedi.
“DEĞİŞİM İÇİN NEŞTERİ VURMAMIZ ŞART”
Siyasette hesap vermenin esas olduğuna değinen Posacı, “Başarı varsa ödül vardır. Eğer ortada bir başarı yoksa ceza olması gerekiyor. Bunun bir bedeli olmalı. Sen çıkıyorsun kaybediyorsun ve bunu üç kez tekrarlıyorsun. Burada oturup bir düşünmemiz lazım. CHP’de de benzer sancılar yıllardır sürüyordu. CHP kendi içinde genel merkez dahil köklü bir değişimi yakalayarak kendi önünü açtı. Biz eskilerin CHP’si gibi olduk. A şahsı B’nin yerine, C şahsı D’nin yerine geçiyor. AK Parti'nin görünen noktada dar bir kadroya mahkum kalmış gibi göründüğünün altını çizen Posacı, “Bu noktada acilen değişim şarttır. Yoksa üzülerek söylüyorum ki AK Parti tarih olur” diye konuştu. Eğer bu değişim yakalanmaz, kitlelere umut verilemezse durum hiç iç açıcı değil. Sonuç olarak AK Parti belli bir menfaat grubu ya da lobinin tekeline bırakılamaz. Eğer Türkiye'nin kaderinin AK Parti'nin kaderiyle örtüşmüş olduğunu savunuyorsak acilen değişim noktasında neşteri vurmamız şarttır. Belli görevler belli isimler etrafında dönüp duruyor. Reformist olan AK Parti gelinen nokta itibariyle kuruluş ayarından çıkma noktasına gelmiştir” ifadelerini kullandı.
“BU İŞİN AKIBETİ İYİ DEĞİLDİR”
Yerel seçimlerde aday belirleme noktasında belli grupların karşılığının değil toplumsal karşılık olup olmadığına bakılmasının önemine dikkati çeken Posacı, “Bu işler ahbap çavuş ilişkileriyle olmaz. Yani özeleştiride bulunmamız lazım; Kendi ilçesinde başarı elde edememiş bir adaydan bu partiye yerel seçimde başarı anlamında ne fayda gelecek? Bunun esaslıca sorgulanması gerekiyor. Bizim eteğimizdeki taşı döküp gerçekçi bir yaklaşımla bunların üzerinde durmamız gerekiyor. Ben Rıza Posacı olarak 2004’ten beri bu partinin içindeyim. Belediye meclis üyeliği, belediye başkanlığı, il yönetim kurulu üyeliği ve milletvekilliği dahil olmak üzere bir çok kademede görev yaptık. Bu anlamda toplumsal karşılığımız da ortadadır. Parti belli grupların tekeline gider, topluma kulak vermez ve realist davranmazsa bu işin akıbeti iyi değildir. Adamcılık, grupçuluk ve ekipçilik partiye zarar veriyor” dedi.
“SİYASETTE ÖZELEŞTİRİ OLMAZSA OLMAZDIR”
Aydın özelinde ortada bir seçim başarısızlığı olduğunu vurgulayan Posacı, “Yani hal böyleyken, ‘100 bin fark yemişsin. Çok yaşa’ mı diyeceğiz? Ben Mustafa Savaş’ın yerinde olsam çıkar özür dilerim. Hata yaptığımı söylerim. 2004 yılında ben de belediye başkan adayı oldum ve seçimleri kaybettim. Çıktım, dersime doğru çalışmadığımı söyledim ve özeleştiride bulundum. Kimseye de fatura kesmedim. Olması gereken budur. Siyasette özeleştiri olmazsa olmazdır. Yani niye kaybedildiği etraflıca sorgulanmıyor, şu, bu gibi türlü gerekçeler ya da ekonomi öne sürülerek konu geçiştiriliyor bu doğru bir tavır ve usül değildir. AK Parti’nin seçimleri kazandığı yerde ekonomik sıkıntı yok mu? İnsanlar da bir karşılığın varsa bir şekilde yine o oyu alır seçimleri kazanırsın. Ekonomi kısmen ana faktördür buna tamamen bir itirazım yok ama toplumdaki karşılığı da yok sayamayız. Cumhurbaşkanımızın da zaman zaman bu tür konularda özeleştirilerde bulunduğunu görüyoruz. O nedenle özeleştiriye de açık olmalıyız” diye konuştu.
ÖZMEN DE DEĞİŞİMİ İŞARET ETMİŞTİ
Öte yandan Görevden alınan il başkanları arasından AK Parti’nin seçimleri kazandığı büyükşehirlerden olan Gaziantep ile birlikte Cumhur İttifakı çatısı altında MHP’nin seçimleri kazandığı Osmaniye ile Erzincan illerinin de yer alması dikkatlerden kaçmazken, parti kulislerinden edinilen bilgilere göre, Aydın ile ilgili değişikliğin il başkanlığı için uygun ismin bulunmasının ardından bir sonraki MYK’da gündeme alınabileceği öğrenildi. Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz süreçte AK Parti Genel Merkezi yerel seçimlerden umduğunu bulamadığı Aydın’daki il ve ilçe teşkilatlarını mercek altına almış, AK Parti Aydın Milletvekili Ömer Özmen’in Ramazan Bayramı ile ilgili olarak il binasında düzenlenen bayramlaşma törenindeki sözleriyse değişim sinyali olarak değerlendirilmişti. Özmen yaptığı açıklamada, “Genel merkez, Reis gerekeni yapacaktır. Arınmamız gerekiyorsa arınacağız. Gitmesi gerekenler varsa gidecek. Bu davanın sahibi millet. En kısa zamanda da ne gerekiyorsa yapılır ve yolumuza devam ederiz” ifadelerini kullanmıştı.
