Acil Eylem Planlarına Ağırlık Verilmeli
Çapları 80 ila 100 metreyi, derinlikleri 30 ila 40 metreyi bulabilen obrukların bir konutun altında meydana gelmesi durumunda, tamamıyla yapıyı yutabilecek durumda olduğu ifade ediliyor. Uzmanlar, can kayıpları meydana gelmeden acil eylem planları geliştirilerek olumsuzlukların önlenmesi çağrısı yapıyor.
İHA Uçuşları Yapıldı
Konya'da AFAD ile birlikte çalışma yürüten uzmanlar belirli bölgeleri pilot olarak belirledi. Belirlenen alanlarda İHA uçuşları yapılırken, oluşabilecek yeni obruklar tespit edilmeye çalışıldı. Süreç içerisinde belirlenen bazı noktalarda çökmeler oluştu. İlk aşamada yayla evlerini tehdit eder hale gelen obrukların, yerleşim yerlerine doğru yaklaştıkça diğer konutlar için de tehlike oluşturabileceğine dikkat çekiliyor.
Yayla Evlerinin Çok Yakınına Ulaştı!
Obruklar yayla evlerinin çok yakınına kadar ulaştı ancak yerleşim yerlerinde, evlerin kenarlarında şu ana kadar obrukla ilgili bir olumsuzluk meydana gelmedi. Uzmanlar, şu ana kadar olumsuzluk yaşanmamasının, bundan sonra yaşanmayacağı anlamına gelmediğini, bu nedenle konuyla ilgili ciddi tedbirler alınması gerektiğini aktarıyor.
Vatandaşlar Büyük Endişe Yaşıyor
Obrukların yoğunlaştığı bölgelerde ikamet eden vatandaşlar da, konutlarının obruk tehlikesi altında kalmasından duydukları endişeyi dile getiriyor. Yüzeye doğru su fışkırması ve gaz çıkışından da tedirgin olduklarına işaret eden vatandaşlar, gerekli tedbirlerin zamanında alınmasını istiyor.
Acil Eylem Planları Hayata Geçirilmeli!
Uzmanlar, bu konuyla ilgili olarak acil eylem planlarının hayata geçirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor. Yurt dışında bunun örneklerinin olduğunu, kimi yerlerde obruk oluşurken diğer yanda yaşamın devam ettiğini ifade eden uzmanlar, bu gibi durumların iyice hesap edilmesi gerektiğine parmak basıyor. Uzmanlar, gerekli incelemelerin yapılarak yoğun obruk oluşan bölgelerde insanların başka yerlere taşınıp taşınmaması gerektiğinin değerlendirilmesi gerektiğine de işaret ediyor.
AFAD İle Tespit Çalışmaları Yürütülüyor
Konya Teknik Üniversitesi Obruk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, zaman zaman konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda, tehlikeye işaret ediyor. AFAD ile birlikte Obruk Alanlarının Tespit Edilmesi Projesi'ni yürüttüklerini aktaran Arık, yaptıkları ölçümlerde aynı kuyuda onlarca metrelik seviye düşümlerini tespit edebildiklerine dikkat çekiyor.
Yerleşim Yerleri İçin Ciddi Tehdit!
"Bunlar derin, her zaman görmeye alışık olduğumuz kuyu şeklindeki obruklar. Onun dışında belki binlerce de sığ derinlikte çökme yapıları mevcut. Bunların sayılarını tam olarak tespit etmek de oldukça güç. Çünkü havza içerisinde oldukça yaygın bir şekilde gözleniyor" ifadelerini kullanan Prof. Dr. Arık, "Bunların bize en önemli uyarıları, yakın bölgelerde daha derin obrukların oluşması halinde yerleşim alanlarında ciddi bir tehdit olabilir. Çünkü 1 metreye kadar sığ derinlikli yapıları obruk olarak değerlendirirsek, kendi oturduğumuz binaların altında bir metrelik çökme olduğu zaman binalara zarar verecektir" diyerek uyarılarda bulunuyor.
Konutu Yutabilecek Nitelikte!
Arık'ın, Konya Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanlığı döneminde basın mensuplarına yaptığı açıklamadaki, "Obrukların bazıların çapları 1 kilometreyi geçebiliyor. Dolayısıyla bir kilometre çapında bir alan düşündüğümüz zaman, bin metre uzunluğundaki bir alan nerdeyse bir yerleşim alanının içerisine alabilecek bir boyutta. Son dönemde oluşan obrukların çapları 80 ila 100 metreyi, derinlikleri 30 ila 40 metreyi bulabiliyor. Allah korusun eğer böyle bir obruk oluşumu konutun altında meydana gelirse onu tamamen yutacak durumda. Dolayısıyla can kaybı her ana için olabilir gibi görülüyor. Çünkü geçtiğimiz yıllarda oluşan obrukların bir bölümü yerleşim alanlarında evlerin kenarlarında bahçe duvarlarında oluştu" ifadeleri de, konunun ehemmiyetine işaret edici nitelikte bulunmuştu.
Sayıları Gittikçe Arttı
Arık, "O nedenle 'şu kadar sayıdır' demek aslında çok bir anlam yok. Bölgedeki obruk oluşumu ya da çökme yapılarının oluşumunun oldukça yaygınlaştığını söyleyebiliriz. Geçmişte üç, beş, on yılda bir obruk kayda geçerken şimdi yılda onlarca obruktan bahsedebiliyoruz. 2023 yılında da bu şekilde devam etti. Hatta 2024 yılının başından itibaren de havza içerisinde yine onlarca obruk oluştuğunu söyleyebiliriz” şeklinde konuşarak konuyla ilgili çalışmaların devam edeceğini belirtiyor.