Birçoğunuz bilmez ama 10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanır. Kutlarız daha doğrusu. Yaklaşan 10 Ocak öncesi aklıma gelen konu, basına karşı takınılan tavır oldu. Örneğin 10 Ocak gibi daha birkaç gün var. Bugünlerde bizler hatırlanır, hediyeler alır, çiçeklerle karşılanırız. Birçok kişi sosyal medya hesaplarından etiketler bizleri ve kutlar kendince. Bu eleştiri değil yanlış anlaşılmasın. Elbette hatırlanmak veya kutlanmak bizler için de güzel.
Peki gerçekten bir gün hatırladığınız basına saygınız kaç gün?
Çok örneklerini verdik ama sık sık görürsünüz. Basın sektörüne uygulanan şiddet haberini yine bir basın organında görürsünüz. Yani çoğu zaman biz bize destek oluruz.
Kamu görevi niteliği olan gazeteciliği ne kadar biliyorsunuz?
Ne kadar saygı duyuyorsunuz?
Bunu hiç düşündünüz mü?
Burada sözü biraz belli makamlara gelmiş kişilere çeviriyorum. Yılın bir günü hatırladığınız ama kalan 364 günde işinize gelince anımsadığınız gazeteciler vardır.
Okuyunca şimdi aklınıza birkaç isim geldi değil mi?
Evet, arandığınızda telefonlara çıkmadığınız, sorulan bir soruya cevap vermeye tenezzül etmediğiniz kişilerden bahsediyorum.
Ama ‘çalışan’ yada ‘çalışmaya çalışan’ bir gazeteci görüşünüze yer vermek istediğinde neden ön yargılı oluyorsunuz?
Mademki işinize geldiğinde arayıp olumlu bir konuyu duyurmak istediğinizde ulaştığınız kadarsa verdiğiniz değer, 10 Ocak’ta hiç anımsamayın daha iyi. Burada isimler önemli değil bu arada. Şahsi yaşadığım bir konu da değil ama meslektaşlarım okuyunca mutlaka akıllarına 3-5 kişi gelecektir bu mantıkla bizlere yaklaşan.
Tabi çalışan gazeteci diyoruz ama günümüzde kimin gazeteci kimin gazeteci görünümünde olduğunu anlamak da çok kolay değil. Bir de özeleştiri yapalım sektörümüz adına. Sahada alın teri döken, masa başında kafa yoran, tasarımda emek veren kişilerin yanında sadece bir unvan olarak bu mesleği kullananlar var. Burada da 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün değerini daha iyi anlıyoruz aslında. Günlere takılmayalım ama ‘gazeteci’ kavramının içini dolduralım. Hatta çalışan gazetecileri ve bu sektörden çıkarları için faydalananları bir kenara ayıralım. Belki o gün gerçekten emek veren gazeteciler hak ettiği değeri görür. Ne diyelim. Hakkını veren, çalışan, çabalayan tüm meslektaşlarımın günü şimdiden kutlu olsun.