2020 yılının Mart ayında hayatımıza koronavirüs diye bir pandemi dahil oldu. Öyle ki sağlığımızdan sosyal hayatımıza, işimizden yaşantımıza kadar her şeyi pandemiye göre şekillendirdik.

***

Evden çalışanları, en yakın dostuyla tokalaşmaktan bile sakınanı hatta bulaş riski yüzünden kendi çocuğuna sarılmaktan korkan insanları gördük.

***
Haksızlar mı peki? Tabi ki hayır. Sevdiklerimizi korumak için onlardan uzak durduğumuz ciddi bir süreç yaşadık.

***
Yaşadık derken. Kabul edelim. Birçoğumuz pandemi bitti diye rehavete kapıldık. En son ne zaman maske taktınız hatırlıyor musunuz? Ya da en son ne zaman mesafe kuralına uydunuz?

***
Arkadaşlar, fena halede rehavete kapıldık. Görünen o ki sayılar da bu rehaveti fırsat bilip yükselmesini sürdürdü. Kısacası başa mı sarıyoruz? Dedirtti son rakamlar.

***
Dönüp dolaşıp aynı konulara değinmek istemiyorum ama yeniden aynı senaryoyu yaşamamak için önlem almamız gerektiği ortada. Önlemlerle ilgili de artık sanırım bilmediğimiz bir şey kalmadı. O nedenle şunu yapalım, bunu yapalım demeye de gerek yok.

***
Rakamlara dikkatli bakınca işin ciddiyetini anlamaya yetiyor. Örneğin Efeler’in yoğunluk haritasındaki kırmızı alanlar o kadar artmış durumdaki. Özetle pandemide vaka sayılarının çok yüksek olduğu sürece dönmemek adına yeniden dikkat şart.

***

DİĞER YAZILARI