Geçen yaz yaşanan tarımsal kuraklık gösterdi ki su gerçekten bizim için hayati öneme sahip. Sadece evlerimizde kullandığımız içme suyu olarak da değil, doğa için dolayısıyla da üretim için çok değerli. Doğa suyun değerini bilmemiz gerektiğini, bazen bol bazen ise az olabileceğini gözler önüne serdi. O kadar çok haber yaptık ki bu konuyla ilgili bir dönem neredeyse her gün son durumu takip eder olduk.
Ve geldik bu sezona. Kış mevsimi yağmur anlamında çok bereketli geçti, barajlar doldu haberini de yaparak biraz olsun üretim konusunda içimiz rahatladı. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli konu israf.
Evet bu sene bol yağış oldu. Ancak barajlardaki bir damla suyu bile boşa harcamamız gerektiğini bu yaz öğrendik. Önlemler olmasaydı belki de çok daha zor günler yaşanabilirdi. Peki biz suyu bol bulunca nasıl davranmalıyız? Bence aynı kararlılıkla israftan uzak durmalıyız. Gerek kuyudan çekilen sular olsun gerek barajlardan sağlanan sular olsun her bir damlası çok kıymetli. Bu konuda özellikle üreticilerin çok dikkatli olması gerekiyor. Gereksiz ve fazla sulama yerine, ürünün yetişmesi için yeterli suyu kullanırsak bir sonraki sezon için de su sıkıntısı ihtimalini ortadan kaldırabiliriz.
Güzel geçen ve baharda da devam edeceğe benzeyen yağmurlu günlerin kıymetini böylece bilmiş oluruz. Eski alışkanlıklarımıza devam edersek bu yağan yağmurlar bile bize yetmez ve geçen sezon yaşanan sorunları tekrar yaşarız. İsrafın önüne geçerek kuraklığa karşı da başarılı olabiliriz.

DİĞER YAZILARI