Hacıhamdioğlu, büyüme geriliğinin saptanabilmesi için çocukların boy ve ağırlık ölçümlerinin doğru bir şekilde yapılıp yorumlanması gerektiğine dikkat çekti.
Erken Teşhis Büyük Önem Taşıyor
Hacıhamdioğlu, büyüme geriliğinin erken teşhis edilmemesi durumunda çocukların eğitim hayatını olumsuz etkileyeceğini söyledi. Anne babalara bu süreçte büyük görev düştüğünü dile getiren Hacıhamdioğlu, “Çocuklarda boy kısalığı ve/veya malnütrisyon (yetersiz beslenme sonucu ortaya çıkan beslenme bozukluğu) şeklinde kendini gösteren büyüme gerilikleri sık karşılaşılan durumlardır.
Büyüme geriliğinin saptanabilmesi için öncelikle boy ve ağırlık ölçümleri doğru yapılmalı ve dikkatli yorumlanmalıdır. Kesitsel değerlendirmede büyüme sorunu olmasa bile izlemde yeterli büyümenin devam edip etmediği mutlaka takip edilmelidir” ifadelerini kullandı.
Kaynağı Doğru Bir Şekilde Belirlenmeli
Hacıhamdioğlu, boy kısalığının ailevi olarak kendisini gösterebileceği gibi sistematik hastalık veya hormonal sorunlar gibi patolojik nedenlere bağlı olabileceğini de belirtti. İlk 2 yaş döneminin hızlı büyüme dönemi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Hacıhamdioğlu, şunları kaydetti: “Bu dönemde yetersiz anne sütü alımı veya kötü beslenme, büyüme geriliği ile sonuçlanacaktır. Süt çocukluğu döneminde kötü beslenme daha sonraları uygun beslenme koşulları sağlansa bile boy kaybına neden olabilmektedir."
Patolojik Nedenler Açısından İnceleme Gerekiyor
Hacıhamdioğlu, büyüme geriliğinin dikkatli değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Hacıhamdioğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Büyüme geriliği saptanan çocuk önce tıbbi öykü, ayrıntılı bir fizik inceleme ile değerlendirilmeli, sonrasında gerekirse büyüme geriliğine neden olabilecek patolojik nedenler açısından incelenmelidir. Gebelik haftasına göre düşük ağırlık ve/veya boyda doğup yakalama büyümesinin gerçekleşmemesinin, genetik veya sendromik nedenlerin de büyüme geriliğine neden olabileceği unutulmamalıdır.”