Anadolu’da soğanın ortasındaki ufak ve soğanın en güzel yeri “cücük” olarak adlandırılır. Soğanın cücüğü en lezzetli yeridir. Hatta bazıları için kebap yemekten daha çok lezzet verir insana.
Hikâyede anlatılır, köyünden hiç ayrılmamış bir çobana bir gün kahvehanede köyün gençleri çok parası olsa idi ne yapacağını sorarlar. Çoban “Ne kadar çok?” diye sorar. Çok para işte derler, çoban “Tamam ama ne kadar çok?” deyince gençlerden birisi “Bir kamyon soğan alacak kadar çok” diye çobanın anlayabileceği ölçü biriminden tarif eder. O zaman çoban “Haa.. tamam o zaman, şimdi anladım. Vallahi hepsini elimle kırar, cücüğünü yerdim” der.
Hayallerimizi yaşadığımız çevre, ekonomik ve kültürel durumumuz, aile yapımız gibi pek çok etken etkiler ve sınırlandırır. Bu sebeple benim kanaatimce “sınırsız hayal” diye bir kavram yoktur. Sınırları genişletilmiş hayal daha doğru bir kavramdır. Kendimizden bir örnek verecek olursak bazı durumlarda hayal kurarken bile günaha girme korkusuyla bazı düşünceleri aklından def etmeye çalışmaz mı insan?
Ne zaman seçim gelse bizler de vatandaş olarak hep hayal kurmaya zorlanıyoruz.
“Müreffeh bir yaşam..”
“Ucuz bir hayat..”
“Adil bir ülke..”
“İleri demokrasi..”
“….”
Liste uzar gider. Lakin bir vatandaş olarak şunları sormak istiyorum: “Ne kadar müreffeh, adil, ucuz, demokrat.. vs.” Bana benim ölçü birimimle anlatmazsanız benim sizin söylediklerinizle ilgili hayal kurmam ve kendimi iyi hissetmem ne mümkün?
Seçim vaatleri bu işin zirveye çıktığı noktaların başında gelir. Anlatılanların birçoğunu bırakın anlamayı, hayalim bile almıyor. Bu durumlarda kendimi kolay limana atıveriyorum. Söylenen projeleri değerlendirirken üç ölçütüm var. Kurumun bütçesi, projenin bütçesi ve ihtiyaç duyulacaksa ilave kaynak.
Bir örnekle açıklamak gerekirse, 200 Milyon bütçeli bir belediye için başkan adayı 100 Milyon bütçeli bir projeyi belediyenin kaynaklarıyla yapacağım diyorsa hiç ilgilenmiyorum bile. Hele birde sıralı olarak milyon dolarlık projeleri peş peşe sürenleri hiç dikkate bile almıyorum.
Son olarak, ülke genelinde seçim atmosferini hissedemeyen bir tek ben miyim, yoksa yalnız değimliyim gerçekten merak ediyorum.
Seçim ola, hayrola.
Sağlıcakla kalın.