Uzun zamandır fazlaca duyduğumuz çocuk istismar, taciz, tecavüz ve ölümlerine; bunlarla birlikte onların üzerinde nasıl etki bıraktığına değinelim. Çocukken yaşadığımız tüm travmalar zihnimize yerleşir ve büyüdükçe tüm korkularımız, travmalarımızın üzerinden büyür, büyür ve bizi ele geçirir. O zamanlar hatırlamadığımız anlar bile şimdi ki fobilerimizin oluşumuna sebep olur.
Şimdi, küçük ve tam da oyun çağında bir çocuğun, "Oyun" adı altında yaşadığı korkunç travmaları ve onun etkisinde kalıp hayatı boyunca ne gibi zorluklar yaşayabileceğini düşünün. Böyle bir durumun düşüncesi bile insanın içini ürpertirken, yaşanılanlarla hayatını geçirmek zorunda kalan birçok çocuğun, insanın var olması ne kadar korkunç değil mi? Bundan sonra çocukları daha bilinçli, tedbirli yollarla büyütür ve bazı şeyleri net bir şekilde onlara öğretirsek, özellikle her ne olursa olsun korkarak susmamaları gerektiğini aşılarsak biraz olsun olası istismarları ve bunların gizlenmesini engelleyebiliriz. Çünkü çocuk, susması gerektiği yeri de susmaması gerektiği yeri de bizlerden öğrenir.
Bu yazıyı okurken birçok kişinin aklına yalnızca kız çocukları ve yalnızca kız çocuklarının bu konuda korunması gerektiği gelmiş olabilir. Fakat insanlık öyle bir hal aldı ki, cinsiyet hiç fark etmiyor. Kız çocuklarının korunamadığı kadar, erkek çocukları da korunamıyor. Ve her ikisi de mağdur taraf olmasına rağmen görüp duyabilecekleri şeyler karşısında susmak 'zorunda bırakılıyor'. Kimisi de küçük bedenleriyle etrafta koşturup oyun oynayacakları yerde, ölümle cezalandırılıyor.
İstiyoruz ki dünyamız, çocukların daha neşeli, güvenle ve korkusuz bir şekilde sevdikleriyle büyüdüğü, kimseye boyun eğmediği, büyüyünce istedikleri mesleklere doğru adım adım yürüdükleri, yollarına engel çıkarmayan bir dünya olsun.