Yaz aylarının bitip sonbahar aylarına girdiğimiz bu günlerde Aydın’da havalar serinlemeye başladı. Sıcak havalardan serin havalara geçince vatandaşlar, bağışıklık sistemlerini güçlü tutmak için çeşitli yöntemlere başvuruyor. Aydın Efeler’de diyetisyenlik yapan Zeren Üşenmez, mevsim geçişlerinin, doğanın ritmiyle birlikte insan vücudunu da etkileyen önemli bir dönem olduğuna değinerek yazın sıcak günlerinden kışın soğuk havalarına geçiş, vücudun adaptasyon yeteneğini sınayabileyeceğini ve bağışıklık sistemini zayıflatabileceğini belirtti.
“YETERLİ VE DENGELİ BESLENİN”
Mevsim geçişlerinde beslenmenin büyük rol oynadığını ifade eden Diyetisyen Zeren Üşenmez, “Bu geçiş dönemlerinde hava sıcaklıkları, nem oranları ve gün ışığı sürelerindeki değişiklikler, mikropların yayılma oranını artırabilir ve mevcut sağlık sorunlarını tetikleyebilir. Dolayısıyla, bağışıklık sistemimizin bu dönemde güçlü kalması büyük önem taşır. Yeterli ve dengeli beslenin. Mercimek, fasulye, tam tahıl ürünleri, yulaf, karabuğday gibi kaliteli karbonhidratlar; yumurta et, tavuk, balık gibi protein kaynakları; Omega-3, zeytinyağı, avokado, çiğ kabuklu yemişlerde bulunan sağlıklı yağlar bizi içerden besleyecek, bağışıklık sistemimizi güçlendirecektir. Bu mevsimlerde beslenmemiz özellikle protein ve sağlıklı yağlar yönünden yeterli olmalıdır ki vücudumuz hastalıklarla savaşabilsin” dedi.
“VİTAMİN VE MİNERALLERİN ROLÜNÜ UNUTMAMAK GEREKİR”
Yeterli ve dengeli beslenmenin karbonhidrat, protein ve yağların yanı sıra vitamin ve mineralleri de kapsadığını belirten Üşenmez, “Konu bağışıklık sistemi olunca özellikle B6 (muz, tavukgöğsü, ton balığı, avokado, ceviz), C (turunçgiller, taze kuşburnu, kırmızı-yeşilbiber, brokoli), D (ton balığı, somon, uskumru, ciğer, tavuk ciğeri, yumurta sarısı), E (badem, yer fıstığı, ay çekirdeği, kabak çekirdeği, fındık, tam tahıllar) vitaminlerinin yanında A (havuç, ıspanak, bal kabağı gibi çoğu sebze) ve diğer B grubu vitaminleri öncelikle akla gelmektedir. Vitaminlerin yanında Demir, Kalsiyum, Selenyum, Çinko gibi genel vücut sağlığı ve fonksiyonlarının düzenlenmesinde rol oynayan mineraller de önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.
“BAĞIRSAKLARA GEREKLİ PROBİYOTİKLERİ SAĞLAYABİLİRİZ”
Bağırsaklarda bulunan yararlı bakterilerin, bağışıklık hücrelerinin etkinliklerini düzenlemede etkili olduğunu dile getiren Diyetisyen Üşenmez, “Probiyotikler, bu yararlı bakterilerin sayısını artırarak bağışıklık sisteminin hastalık yapıcı mikroorganizmalara karşı daha etkili bir yanıt vermesine yardımcı olur. Bu durumun, hastalıklara karşı korunma yeteneğimizi artırdığı bilinmektedir. Günlük beslenmemize yoğurt, kefir, lahana-pancar turşusu, elma sirkesi gibi fermante gıdaları ekleyerek bağırsaklarımıza gerekli olan probiyotikleri sağlayabiliriz. Bu mikro askerleri de prebiyotik (yulaf, tam tahıl, muz, yer elması, soğan, sarımsak, fasulye gibi besinlerde bulunur) adını verdiğimiz ögelerle beslemeyi unutmayalım” şeklinde konuştu.
“BOL SU İÇMEYİ İHMAL ETMEYİN”
Su içmenin önemine vurgu yapan Üşenmez, “Serinleyen havalarla ister istemez içtiğimiz suyun miktarı yaz aylarına göre düşebiliyor. Fakat vücudumuzun suya ihtiyacının olduğu da bir gerçek. Yemek yeme esnasında hazımsızlık oluşturmaması adına tüketmemek daha doğru olmakla beraber tüm gün boyunca tüketeceğiniz ortalama 2.5 litre su, bağışıklık sistemimizin olmazsa olmazıdır. Doğanın mucizeleri bitki çaylarından yararlanın. Zencefil, ıhlamur, ekinezya, hibiscus, adaçayı, kekik, kuşburnu gibi bitkilerin gücünden yararlanmak için bu mevsimler tam zamanı. Yalnız dikkat! Karaciğer hastalığı, kalp hastalığı, mide rahatsızlıkları, tansiyon problemleri veya yukardaki bitkilerden herhangi birine alerjisi olan veya hamilelerin muhakkak hekimlerine danışması gerekmektedir” sözlerini kullandı.
“DÜZENLİ UYKU ŞART”
Güçlü bir bağışıklık sistemi için uykunun da önemli olduğunu kaydeden Diyetisyen Zeren Üşenmez, şu ifadelere yer verdi: “Düzenli uyku aynı zamanda dengelenmiş hormon sistemi demektir. Vücudumuz uyku esnasında salgıladığımız hormonlar vasıtasıyla hem hücre onarımını hem de kan şekeri, hücresel stres gibi durumların yönetimini sağlamaktadır. Yapılan araştırmalar vücudumuzda kortizol adı verilen stres hormonunun aşırı yükselmesi durumunun bağışıklık sistemimiz üzerinde olumsuz etkisi olduğunu vurgulamaktadır. Kaliteli uyku için eğer alerjiniz bulunmuyorsa yastığınıza gül, lavanta esansları sürebilirsiniz. Bunun yanında muhakkak karanlık bir ortamda uyumanız Melatonin hormonu aktivasyonu için oldukça önemlidir.”