Ernest Hemingway, aynı adı taşıyan romanında İspanya İç Savaşını anlatır.
Tanrı’ya şükürler olsun ki bizim böyle bir sorunumuz yok.
Yazımın başlığını Hemingway’ın romanından almamın nedeni; 31 Mart seçimleri sonunda birçok siyasetçinin, siyasi yaşamının sonuna gelmiş olabileceğini, birçoğunun da siyasi yaşamında yeni kapıların açılabileceğini mizahi bir anlatımla vurgulamak içindi; çünkü çanlar; bir duyuru için, düğün, cenaze gibi toplumsal olayları duyurmak için çalar.
Aynı hedefe giden siyasetçilerden kazananlar için bir düğün haberi olabileceği gibi, kaybedenler için de tersi olabilir.
Sonuçta ölen yoktur; kaybeden vardır.
Bugün Cuma, arada sadece Cumartesi var.
Pazar sabahı her zaman olduğu gibi oylarımızı kullanacağımız sandıkların başına gideceğiz.
Saat: 17:00’ye kadar oy verip, sonrasında sandıkların açılmasını bekleyeceğiz.
Aydın’daki sonuçları merakla beklerken, Türkiye genelindeki sonuçlara odaklanacağız; çünkü sonuçlar kesinleşirken Çanların kimin için çaldığını anlayacağız.
31 Mart seçimleri, adaylar için bir yarış niteliğinde olabilirken, biz seçmenler için de ‘’BİLİNÇ TESTİ’’ değerinde olacaktır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün, “SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR” sözünün beynimiz tarafından nasıl algılanıp, değerlendirildiğini anlayacağız.
Sorumluluğunun bilincinde olan yurttaşlar olarak sandık başına gitmek, sürü psikolojisi içinde gidenlerden daha güçlü olmalı ki geleceğimizi kurabilelim.
Sandık başına gitmeden önce şunu düşünmeliyiz.
Elimize geçen para ister emekli aylığımız, ister alnımızın teri aylık kazancımız olsun, bugün alım gücü nedir?
Aynı parayla 3, 5, 10 yıl önce neler alabiliyorduk, şimdi neler alabiliyoruz?
3, 5, 10 yıl önce ev kiramız, elektrik, su, ulaşım giderlerimiz ne kadardı, şimdi ne kadar?
3, 5, 10 yıl önce mevsim dışı bile olsa 20, liraya, biber, patlıcan, 8-10 liraya soğan, patates aldık mı?
Şu anda bankalara ne kadar kredi kartı, değişik kredi borcumuz var ve ödeme konusunda endişelerimiz var mı?
Kısacası 3, 5, 10 yıl öncesi yaşamımız nasıldı?
Eğer bugünkü yaşantımızdan memnunsak, mutluysak, 3, 5, 10 yıl öncesi yaptığımız tercihler doğrudur demektir.
Eğer bugünkü yaşantımızdan memnun değilsek, o zaman 3, 5, 10 yıl öncesi yaptığımız tercihlerin doğru olmamasındandır.
Pazar günü sandık başına gittiğimizde sadece kendimizden değil, hepimiz birbirimizden, yaşadığımız kentten, çocuklarımız, torunlarımızdan, havamızdan, suyumuzdan, toprağımızdan, yediğimiz, içtiğimiz her türlü besinin geleceğinden, ülkemizin, cumhuriyetimizin, özgürlüklerimizin, şehitlerimizin, kısacası bizi biz yapan neler varsa hepsinden sorumlu olarak oy kullanacağız.
Hep aklımızda olsun.
Başka Türkiye Cumhuriyeti yok…
ÇANLAR BİZİM İÇİN DEĞİL; BİZİ BÖLÜP PARÇALAMAK İSTEYEN, SARAYLARDA, VİLLALARDA, YAŞAYAN, EKMEĞİMİZLE,
ONURUMUZLA OYNAYAN, ORTA ÇAĞ KARANLIĞINA GÖTÜRMEK İSTEYENLER İÇİN ÇALSIN…
