Doğu Perinçek, Atatürk’ün 23 Nisan’ı Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yapmasını yanlış bulmuş.
Ulusal Kanal’da katıldığı ‘’Çıkış Yolu’’ adlı programda yaptığı konuşmada şöyle demiş:
‘’Atatürk’ün bir yanlışı 23 Nisan’ı Çocuk Bayramı yapmak bence yanlış. 23 Nisan bizim devrim günümüz. 23 Nisan’da padişah hükümeti yıkıldı.’’
23 Nisan’ın balonlarla kutlanan bir bayrama dönüştüğünü söyleyen Perinçek sözlerini şöyle sürdürmüş:

"Hata demiyorum, biraz daha ağırlaştırıyorum, çok ciddi bir hata diyorum. Bakın Atatürk peygamber değil, bunlar çok büyük yanlışlar. Bu itirazlar Atatürkçü değil. Türkiye bugün bir devrimin eşiğine gelmiş; üretim devrimi yapıyor. Bu devrimleri, siz çocuklara balon dağıtarak o devrimin meşalesini yakamazsınız. Çocuk Bayramı diye devrim unutturuluyor ‘’

Yatay zik zak çizerken, dikey zik zak çizmek gibi…

Doğu Perinçek, Atatürk’ü eleştiriyor (!)
‘’Atatürk peygamber değil…’’ diyor.
Bu sözü doğru, Atatürk peygamber değil,
Değil de,
Doğu Perinçek, ’’Atatürk peygamber değil’’ derken ne demek istiyor?
Atatürk’ün 23 Nisan’ı Çocuk Bayramı yapmasıyla peygamberliğin ne ilgisi var?
23 Nisan’ın anlamını hangi akıl yoluyla dinsel liderliğe bağladı? Anlayan var mı?
Atatürk’ün, 23 Nisan’ı Çocuk Bayramı yapmasını yanlış bulan Doğu Perinçek, devrimcilik yaşamında devrim adına neler yaptı?

Doğu Perinçek, çocuk bayramı kapsamında kullanılan balonların ,’’Türkiye’yi devrimsizleştirmeye götürdüğünü ileri sürerek, dikey çizdiği zikzak içinde diyor ki:
‘’Ben balonları savunmuyorum. Çocukların eline balonları vererek Türkiye'yi devrimsizleştirmeye götürüyorsunuz. Ben ise bu balonları patlatıyorum ve 'Bu bir devrim günüdür' diyorum ‘’
‘’Ben balonları savunmuyorum’’
Ne demek bu?

Benim takılı olduğum yer, ’’Atatürk peygamber değildir’’ vurgusu.
Doğu Perinçek ne demek istiyor?
Gençlik yıllarında MAOCU olarak bilinen, sonradan yatay ve dikey zikzaklar çizerek bugüne gelmiş Doğu Perinçek’in artık bir şeye karar vermesi gerekiyor.
Kimden yana?
Aslında kimden yana olduğu da o kadar önemli değil; çünkü tutarsızlık sürdüğü sürece inandırıcılıkta ortadan kalkıyor.

Atatürk’ün 23 Nisan’ı neden Çocuk Bayramı yaptığını bilmiyorsan, düşünemiyorsan.
Atatürk’ün 19 Mayıs’ı neden Gençlik ve Spor Bayramı yaptığını bilmiyorsan, düşünemiyorsan,
Atatürk’ün 29 Ekim’i neden Cumhuriyet Bayramı yaptığını bilmiyorsan, düşünemiyorsan,
Atatürk’ün 30 Ağustos’u neden Zafer Bayramı yaptığını bilmiyorsan, düşünemiyorsan,
26 Ağustos’un neden Büyük Taarruz olduğunu bilmiyorsan, düşünemiyorsan
Atatürkçü olduğuna kimi inandırabilirsin ki?
İnandıramazsın; çünkü önce senin gerçek Atatürkçü olman gerekir…
Atatürkçü olmak bir karakter şeklidir.
Atatürkçü olmak ödün vermeyen bir dik duruştur,
Atatürkçü olmak, sözün bittiği yerde eylem adamı olmaktır…