Son zamanlarda hepimiz büyük bir ikilem yaşıyoruz. Malum salgın yüzünden normal hayatlarımızı özledik ya da o hayatlarımıza öykünmeye çalışıyoruz ancak ne kadar istesek de böyle bir şeyin çok zor olduğunun farkına varmamız gerek. Son zamanlarda benimde kendimde farkettigim bir durum bu. Havalardan olsa gerek sürekli dışarı çıkmak, gezip dolaşmak ve hatta arkadaşlarımla bir yerlerde oturmak istiyorum. Kendimi sürekli bu tür şeylerin hayalini kurarken yakalıyorum. Ancak gerçeğe uyanmak çok uzun sürmüyor. İşin diğer boyutu ise benim böyle hissetmemi sağlayan son zamanlarda yaşadığımız olaylardır.
Alışveriş merkezlerinin açılmasıyla insanlarımız sanki hiç böyle bir salgın yokmuş gibi koşa koşa tekrar sıraya girip alışveriş yapma telaşına büründüler. Bu manzaraları görünce dışarı çıkmak istemek bunun için can atmak tabi ki beklenen bir şey oluyor. Alışveriş merkezlerinin önündeki hunharca kuyrukları görünce benim gibi birçok insanın da içinin cız etmesine neden olmuştur eminim. Aylarca evinde bekleyen ve bu salgının geçmesi için mücadele veren insanlar haklı olarak serzenişte bulundu. Acil ihtiyaclar dışında hiç bir zaruriyeti olmadığı halde bu merkezlere koşan insanları anlamıyor ve anlamak da istemiyorum.
Umarım ikinci bir dalga olmadan iyiye giden tablomuz daha iyiye gider ve bu salgından bir daha hiç karşılaşmamak üzere kurtuluruz.