Güçlü bir kadının isteyip de yapamayacağı hiçbir şey yok bu hayatta. Araba mı sürülecek araba sürer, motosiklet mi sürülecek en güzel şekilde sürer, meclise girip siyaset mi yapılacak en alasını yapar kadın. Yeter ki önüne engeller koyulmasın.
Bambaşka bir haber için gittiğim Köşk, Çiftlikköy’de Rahime ablayla tanıştım. Rahime abla, eşine hiç ihtiyaç duymadan kullandığı motosiklet sayesinde günlük işlerini hallediyor. Çünkü zamanında babası öğretmiş motosiklet kullanmayı. Engel olmamış bu tutkusuna. Aksine destek olup nasıl dikkatli kullanacağını anlatmış kızına.
Şimdilerde Rahime abla, motosikletiyle köyde tur atıyor. Hatta kullandığı motosikletle erkeklere taş çıkarıyor. Bakmayın dikkatli sürüyor ama hızı da seviyor Rahime abla. Heyecan katıyor sürdüğü motosiklete.
Tanışıp sohbet ettik. Anlattı dinledim. Yetmedi o gözünden sakındığı motosikletiyle tur attırdı bana. Gururlandım. Gurur duydum Rahime ablayla. Demek ki bir kadının bir şeyi istemesi yeter. İsterse en ücra köyde yaşasın. İsterse her şeyi başarır. Çocuk da büyütür. Motosiklet de kullanır. Tarlada da çalışır. Siyaset de yapar.
Gururlanmalıyız, gururlanmalıyız ki daha iyisini yapsın kadınlar. Kendinin farkına varsın.
Daha çok Rahime abla görmek istiyor bu toplum. Ne istediğini bilen, hayallerinin peşinden giden kadınlar görmek istiyor. Diğer kadınlar da onlardan cesaret alıp daha güzellerini yapabilmeli. Yapabilmeli ki bu dünya daha da güzelleşsin. Yaşanabilir bir hal alsın…