Bir şeylere başlamam gerek; son birkaç aydır kendime en çok yinelediğim cümle bu oldu. Zor da olsa galiba sonunda bu adımı atabildim. Duygu, bu yaşına kadar elbette ki bir sürü şey yaşayıp, fazlaca olay deneyimlemişti ama hayatta gerçek olan ve benim hiç yaşamadığım bir şey vardı ki o da ölüm...
Altı ay öncesine kadar öğrendiğim en büyük gerçek. Bu acı gerçeği yaşayanlarla çok kez konuşup sohbet etmişliğim olmuştur, defalarca seni anlıyorum demişliğim de oldu. Hiç anlayamadığımı ölümle yüzleştiğimde anladım. Bu yazımda hayatın zorluklarına, olumlu düşünmemiz gerektiğine, kendimize inanmamıza, sevginin gücüne, empati kurmaya çalışmamız gerektiğine, hedef belirlemenin ne kadar önemli olduğuna, motivasyonumuzun her zaman diri kalmasına, saygının sonsuzluğuna, pozitifliklerimizin hayatımızdaki önemine çok değinmeyeceğim. Bu sefer en yalın halimle sadece kendimden, hislerimden, düşüncelerimden, ölümle yüzleşmiş bir Duygu’dan bahsetmek istiyorum. Düştüğümde yeniden kalkmaya çalışmayı huy edindim kendimde, sevginin her kapıyı açacağına hep inandım. Hiçbir zaman negatif düşünce tercihim olmadı. Güne gülerek başlamak ve o günü bütün olumlu enerjimle yine gülerek bitirmekti benim amacım. Işık saçmak, neşe saçmak, sevgi dağıtmak, kocaman kahkahalar hayatımda olmazsa olmazlarım arasında hep benimleydiler.
Duygu, ruh gibi cümlesiyle ilk defa tanıştım. Yaşadığımız sürece hayat bize farklı yerlerden, farklı olaylardan, farklı insanlardan sürekli imtihanlar sunuyor ve sunmaya devam edecek. Bu sefer benim önüme gelen imtihan, daha önce hiç bilmediğim ve çalışmadığım yerden geldi aslında hepsi bu. İnsan nefes aldığı sürece her gün, her saat yeni bir şeyler öğreniyor ve öğrenmeye devam edecek. Öğrendiklerini kabul ediyor, alışıyor ve hayatına ona göre devam etmeye başlıyor. Bunları okurken belki de çoğunuz kendi hayatınızın deneyimlerine dalmıştır ve hatta yaşadıklarınız, sınavlarınız gözünüzün önünden film şeridi gibi geçmeye başlamıştır. Amcam; benim diğer pozitif yanımdı, en iyi arkadaşlarımdan biriydi, o da benim gibi sevgi insanıydı... O, artık yok gerçeğini kabul ettim. Aslında sadece yanımda yok, yanımda olmaması kalbimde olmamasına hiçbir zaman engel değil. Ben yine mutlu, enerji dolu, pozitif olmayı, insanları anlamaya çalışmayı, empati kurabilmeyi, sevgi dolu olmayı, neşe saçmayı, kahkaha atmayı çok seviyorum. Sizinle bütünleşmiş ruh halinizi, özelliklerinizi kendinizden ayıramazsınız. Ben sadece biraz ara vermeyi seçtim. Şimdi ise yaşadığımız acı ile kendimi biraz daha törpüleyerek daha güçlü olmaya çalışıyorum. Çünkü ne zaman düşsem kendim kalkmak istedim; acılarımla, mutluluklarımla, gözyaşlarımla, kahkahalarımla... Sadece artık inandıklarıma bir yenisini daha ekledim; daha önce hem yanımda hem de kalbimde olan kişi şimdi sadece kalbimde…
Biliyorum ki benim sevinçlerimle, pozitifliklerimle, enerjimle, başarımla, kahkahalarımla o da yerinde daha huzurlu ve mutlu olacak. Çünkü yanımda olsaydı da böyle olmasını isterdi. Bizler her zaman bir şeyler için plan yaparız aslında unuttuğumuz şey hayatında kendine göre planlar yaptığıdır. Bazı şeyler planladığımız gibi giderken, bazıları planların çok dışındadır. Yani sürekli bizim planlarımız işe yarayamayabilir, hayatın planlarına da uyum sağlamayı öğrenmek zorundayız. Şimdiyi yaşamanın değerini bir kez daha anladım. Çok düşünmemek, çok plan yapmamak gerek bazen gelişi güzel, salaş, gönlümüzce yaşamayı da öğrenmeliyiz. Ben, bu hayatta ölüm var lafını çok kullanırdım, ölümü hiç bilmeden... Şimdi yüzleşince kullandığım lafın önemini daha iyi anladım. Küsmeden, kırmadan, incitmeden, severek, saygı duyarak, anlamaya çalışarak yaşamak gerek. Tabii ki kendimizi unutmadan, her gün kendimize daha fazla inanarak, önce kendimizi severek... Olumsuz düşünceler insana hiçbir zaman güzel bir şey kazandırmaz, inanın. Bu kısacık hayatta dilerim iyi dersler alıp, güzel şeyler biriktirirsiniz...
Yazımın sonlarına gelirken alıştığım bu atmosferi fazlasıyla özlediğimi fark ettim. Ne kadar bir şeylerden kopmaya çalışırsanız çalışın, ara vermek isteyin, yalnız kalmayı tercih edin bir süre sonra hayat denilen o büyük okyanusta boğulmadan yüzmeye çalışmaya yani aslında mücadelenize, gayelerinize, hayallerinize kaldığınız yerden devam ettiğinizi görüyorsunuz. Bakalım hayat daha önümüze ne gibi imtihanlar sunacak... Yaşamınızdaki güzellikler hiç bitmesin, şayet zorluklar olduğunda ise her yeni bir günün yeni bir umut olduğunu unutmamamız gerek. İnsanoğlu var oldukça ölüme alışmayı, onun gerçekliğiyle yaşamayı da öğreniyor. Bu yazım, duruşum, mücadeleye kaldığım yerden devam etmeye çalışmam bu sefer amcam ve yengeme armağanım olsun...