Son birkaç haftadır Aydın’da gece saatlerinde sonbaharı artık yavaş yavaş hissetmeye başladık. Sonbahar mevsiminin en büyük riski mevsim geçişlerine hazırlıksız yakalanmamız. Gün içinde bunaltıcı sıcaklıklar akşam saatlerinde değişkenlik gösteriyor. Bundan dolayı dışarı çıkarken soğuk havayı hesaba katamıyoruz.
Tabi bu durumda üşütüp hasta olmak kaçınılmaz oluyor. Soğuk algınlığı bu dönemde en sık karşılaşılan rahatsızlıkların başında geliyor. Genellikle mevsim geçişlerinde, ani sıcaklık değişimleri gündemde olduğu vakitlerde etkin olur. 200’den fazla nezleye sebep olan virüs olduğu biliniyor. Soğuk algınlığı, insanlar arasında görülen en yaygın bulaşıcı hastalık türüdür. Hapşırık ve öksürük atakları ile havaya yayılan virüsleri başka insanlar soluduğunda onlara da geçmiş olur. Virüs alındıktan 2-3 saat sonra, kırıklık, burun akıntısı, hafif ateş, öksürük, gözlerde kızarma ve yaşarma gibi göstergelerle kendini belli eder ve 7 veya 10 günde kendiliğinden geçer.
Normal şartlarda 7 ve 10 günlük süre zarfında kendiliğinden geçen nezle bazı durumlarda iyileşme süresi uzatabiliyor. Ayrıca sigara kullanan kişilerde belirtiler daha uzun süre seyredebiliyor.
Soğuk algınlığı çoğunlukla grip ile karıştırılır. Ancak, nezle gribe göre çok daha hafif atlatılan bir rahatsızlık. Gripte burun akıntısı şikayeti olmaz ancak nezlede ana şikayet burun akıntısıdır. Bazı durumlarda kaçınılmaz olan soğuk algınlığı kendiliğinden geçse de bu rahatsızlık süresini azaltmak bizlerin elinde. Bunu da nasıl sağlarız tabi ki beslenme ve çeşitli gıda takviyeleriyle. Örneğin ıhlamur, adaçayı ve kekik, soğuk algınlığı nedeniyle tahriş olan boğazınızı rahatlatmak amacıyla içilebilir. Ya da zerdeçal ılık süte ekleyeceğiniz bir kaşık zerdeçal siz rahatlatacaktır. Kuşburnu çayı, portakal suyu içeriğindeki zengin C vitamini vasıtasıyla vücut direncinizi artırır. Nane, limon karışımıyla kendinizi rahatlatabilirsiniz. Çubuk tarçın demlediğiniz çaylarınızın içine bir çubuk tarçın atarak tüketebilir rahatsızlığın etkilerini azaltabilirsiniz.