Ekonomi iyi gidiyor, Türkiye büyüyor ve benzeri sözleri televizyon ekranlarında etkili ve yetkili ağızlardan hep duyuyoruz. Bunların dışında ekonominin sivil toplum kuruluşları da aynı söylem ile toplumun karşısına çıkıyor. Oysa sahadaki gerçek sözlerdeki gerçek ile örtüştüğünü söylemek ise olanaksız.
Şöyle bir baktığımızda 24 Haziran seçimlerinden bu yana ekonominin ne durumda olduğunu görmek aslında pek o kadar da zor değil. Dolar ve EURO almış başını gitmiş. 24 Haziran seçimleri öncesinde 3,5 TL dolaylarında olan Dolar bugün 6 lirayı geçmiş, Euro deseniz 7 lirayı zorluyor, ama Türkiye’de ekonomi iyi gidiyor ve büyüyoruz.
Yapılan araştırmalarda ülkedeki her yirmi kişiden biri depresyonda. Yüzdeye vurmak gerekirse yüz kişiden beşi depresyonda. İntiharlar her geçen gün artıyor. Fakir fukaranın geçinmekte zorlanmayacağı illerden biri olarak adlandırılabilecek Aydın bile intiharlarda ilk sıralara yükselmiş, ama ekonomi iyi gidiyor.
İnsanlar iş-aş bulamadığı, çoluk çocuğuna ekmek götüremediği için ailecek intihar ediyor, ama ekonomi iyiye gidiyor.
Hazırlanan raporlara göre; 2002-2018 yılları arasında geçim sıkıntısı ve ticari başarısızlık nedeniyle 5 bin 485 kişi intihar etmiş. Son 10 yılda TBMM’nin önünde intihar edenlerin sayısı 30’un üzerinde. 2018’de toplam 3 bin 161 intihar vakası yaşanırken geçim zorluğu nedeniyle intihar edenlerin sayısı 246.
MUTLU İNSAN ORANI YÜZDE 52
Dünya Mutluluk Raporu’na göre Türkiye, 2019 yılında mutluluk sıralamasında 156 ülke içerisinde 79. oldu. TÜİK Yaşam Memnuniyet Araştırması’na göre de Türkiye’de 2011 yılında mutlu insanların oranı yüzde 62 olurken, 2019 yılında bu oran yüzde 52’ye geriledi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün raporuna göre, Türkiye nüfusunun yüzde 4,5’i depresyonda. Başka bir deyişle Türkiye’de ortalama her 20 kişiden biri ruhsal olarak depresyon içerisinde. Resmi verilere göre, son üç yılda psikiyatri kliniklerine başvuranların sayısı 8 milyon olurken, antidepresan kullanımı da son 5 yılda yaklaşık yüzde 27 oranında arttı. Ama ekonomi iyi gidiyor.
Türkiye’de 2003 ve 2019 yılları arasında bireysel kredi kartı borçlarının 4 kat artarak 20 milyar dolara, aynı yıllar arasındaki tüketici kredisi borcunun ise 20 kat artarak 79 milyar dolara ulaştığı ifade edilen çalışmada borçlarını ödeyemeyenlere ilişkin veriler ise şöyle:
“2017’den 2020’ye kadar bireysel kredi borcunu ödeyemeyen yurttaşların sayısı 1 milyon 905 binden 2 milyon 536 bine çıkarken; bireysel kredi kartı borcunu ödeyemeyen yurttaş sayısı ise 2 milyon 243 bin kişiden 2 milyon 695 bin kişiye çıkmıştır. Sadece 2019 yılında bireysel kredi ve/veya kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe düşen kişi sayısı 1 milyon 404 bindir. Üretimin ve istihdamın düştüğü kriz koşullarında birikmiş borç şokları ve geri ödeme güçlükleri aileleri büyük baskı altına sokmaktadır. Borçluluk, ailevi bunalımları, çalkantı ve krizleri tetiklemekte, çözümsüzlük ve çaresizlik duygusunu egemen kılmaktadır. Yurttaşların işsizlik ve hayat pahalılığı nedeniyle borçlarını ödeyememeleri, icralık olmalarına yol açmaktadır.”
Toplum depresyonda, insanlar intihar ediyor. Daha Cumartesi günü Karacasu’da 28 yaşındaki genç bir veteriner kendi yaşamına son verdi. Ama Türkiye’de ekonomi iyi gidiyor.