Ha geldi ha gelecek derken artık yağmurlu mevsime resmen girmiş bulunuyoruz. Kış mevsiminde hepimizin bildiği gibi biraz geç gelse de yağmurlarımız meşhurdur. Bir yağdı mı birkaç gün gökyüzü bulutlardan yorgan örtmüş gibi yağar da yağar. Biz insanlar yani sıcak bir yuva inkanı olan insanoğlu bir şekilde bu mevsimi atlatmayı, üşümeden geçirmeyi başarıyoruz.
Ancak sokak hayvanları ne yazık ki bizler gibi bu tür imkanlara sahip olamıyor. Geçtiğimiz günlerde ekmek almak için fırına gittim. Eve dönerken bir apartmanın önünde üşüyen bir kedi gördüm. Fırından aldığım sıcak ekmekten bir parça koparıp yanına koydum. Toktur diye düşündüm çünkü yanında kedi maması vardı. Ben yine belki yer diyerek uzattım. Minik kedi sıcacık ekmeği görünce hemen yemeğe başladı.
O an fark ettim ki ılık bir şeyler yemek sadece biz insanların ihtiyaç duyduğu bir şey değil, hayvanlar da buna gereksinim duyuyor çünkü onlar da üşüyor. Ve gün sonunda gidebilecekleri sıcak bir evleri yok. İnsanlığın en önemli ödevi bence empati kurmak olmalı. Empati kurmalı ve bir an için soğuk havada üşüyenin biz olduğunu düşünerek hareket etmeliyiz. Apartman kapılarını açık bırakarak minik dostlarımızın en azından ıslanmamasını sağlayabilir, güvenli bir alan yaratabiliriz. Bir düşünelim derim..
