Son zamanlarda Aydın’da kuraklık olacak söylentilerini hepiniz duymuşsunuzdur. Uzun zamandır Aydın’da özellikle çiftçilerimiz yağmur yağması için büyük bir beklenti içerisinde. En son barajlarımızdaki doluluk oranlarının bu yıl çok düşük olduğu ve tarım alanlarının sulanması için yeterli suyun olmadığı bilgisi kamuoyu ile paylaşıldı.
Aydın bildiğiniz üzere Türkiye’nin en önemli tarım kentlerinden biri. Bu yüzden suda yaşanan en ufak bir sıkıntı ülke ihracatında önemli bir eksikliğin oluşmasına neden olabilir. Su sorunu her geçen gün artarken yetkililer bu problem karşısında erken önlem almaya çalışıyor. Alınan önlemler tabi ki azalan kaynak sorununu çözemez ancak en azından sistematik bir kullanım yaratılarak büyük bir sorunu atlatmamızı sağlayacaktır.
İlgili kurumlar önlem paketleri açıklayadursun biz vatandaşlar bu giderek büyüyen sorun karşısından nasıl önlem alıyoruz onu konuşalım. Aydın Ege Bölgesinde ve her mevsim muhakkak yağış alan bir kent, kuraklık bizi bulmaz diyeceksiniz ancak bu durum küresel bir iklim krizi. Yani ilerde sahip olduğumuz iklimimiz tam tersine dönebilir. Bu risk her zaman var. Önemli olan bu tarz risklerin doğal kaynaklar tüketildikçe devam edeceği gerçeğini kavrayıp buna göre hareket edebilmek.
En başta yapacaklarımızın içerisinde sahip olduğumuz kaynakları doğru kullanmak olacaktır. Suyu israf etmemek çok önemli. Lütfen gereksiz yere sularımızı israf etmeyelim. Diğer önemli etken doğaya verilen ağır tahribat. Doğada ne kadar yeşil alan tükenirse yağışlar aynı ölçüde azalır. Bilinçli bir şekilde ağaçlandırma faaliyetleri yürütülmeli. Aslında yapacağımız şeyler çok basit. Sahip olduğumuz kaynakları vahşice değil düzenli kullanmak ve doğamızı korumak. Bunları yapabildikten sonra afetler dışında diğer her şey insan eliyle çözülebilir problemler olarak kalacaktır.