Yaz ayının gelmesiyle birlikte yangın olayları da artmaya başladı.
İlkbahar ayında doğanın canlanıp her yerin yeşile bürünmesinin ardından yaz ayıyla birlikte bazı otların kurumasıyla yangınlar meydana geliyor. Orman, anız ve ekin yangınları konusunda vatandaşların daha dikkatli ve duyarlı olması gerekiyor. En ufak bir izmaritten çıkacak kıvılcımın binlerce ağacı ve doğadaki hayvanları yok edeceği bilinciyle hareket etmeliyiz. Genelde yol kenarında irili ufaklı yangınlarla karşılaşıyoruz. Bazı vatandaşlar, trafikte ilerlerken içmiş oldukları sigaranın izmaritini söndürmeden camdan gelişi güzel atıyor. Sonra bu küçük kıvılcım rüzgarın etkisiyle alev alıp binlerce arazinin kül olmazına ve ağaçların yanmasına neden olabiliyor.
Çiftçilerin tarlalarını temizlerken ateş yakmamaları gerekiyor. Bazen çiftçiler tarlalarında topladıkları çöpleri ve otları yakarak yok etmek istiyor ama bir anda rüzgarın etkisiyle beklenmedik büyük yangınların ortaya çıkmasına neden olabiliyorlar.
Piknik alanlarında piknikçilerin rastgele ateş yakmamalarını ve pikniğe giderken yalnızca piknik tüpü kullanmalarını rica ediyoruz.
Yangın tehlikesinin çok yüksek olduğu yaz mevsiminde herkesin daha dikkatli olmasını bekliyoruz. Biraz tedbir alırsak ormanlarımız yanmaktan kurtulur.
Aydın’da özellikle yıllarca zeytin ağacı yetiştiren çiftçiler, yaz aylarında çıkan bir yangınla yıllardır gözü gibi büyüttüğü emeklerin kül olmasına seyirci kalıyor. Bu kötü görüntüyle çiftçilerimizin baş başa kalmaması için bütün vatandaşların elini taşın altına koyup yangına neden olabilecek her türlü olaydan kaçınmasını bekliyoruz.
Yaz aylarında gördüğünüz en ufak bir kıvılcımı 110 ve 177 numaralarını arayıp yangın ihbarında bulunarak büyük felaketlerin önüne geçebilirsiniz. Yangınlarda geleceğimizin ve oksijen depomuzun yok almasına müsaade etmeyin.