Niye hep böyle oluyor?
Neden her yükü ülkedeki garibanlar üstlenmek zorunda kalıyor?
Devletin tasarruf yapması gerektiğinde niye hep çalışanlar akla geliyor?
Niye ikide bir açlık sınırında emekli maaşı ile geçinmeye çalışan insanlardan tasarruf yapmaları beklentisi içerisine giriliyor?
Sorular, sorular. Yanıtlarını da siz okurlar ve toplumun tamamına yakını biliyor. Yine bu soruların yanıtları ülkeyi yöneten ve halk adına yasama görevini üstlenmiş olan altı yüz vekil de biliyor. Ama iş icraata geldiğinde çalışanları ve emeklileri görmezden geliyorlar. Tasarruf denildiğinde ise bu kesim hemen akla geliyor. Çalışanlara verilen ücretler, ülkeye yıllarca hizmet etmiş ve emekli olmuş insanların aldığı üç kuruştan nasıl para keseriz diye kafa yormaya başlıyorlar.
Şimdilerde yine emekliye gözler dikilmiş. Emeklinin muayene katkı paylarının arttırılması için çalışmalar yapılıyor. Her yıl iki bayramda verilen, o da iki yıldır uygulanan bayram ikramiyelerini kaldırmayı planlıyorlar. Emeklilerin maaşlarından yüzde 5 kesinti yapılması planlanıyor.
Sanki tam ifade ile vur abalıya durumu.
Çalışan ve emeklilere gelene dek devletin tasarruf edeceği o kadar çok kalem var ki, kimse bu kalemlerden söz bile etmiyor. Örnek mi, yirmi bin liraya yakın maaşları bulunan milletvekilleri. Ama olmaz, onlar tasarruf edemezler. Açlık sınırı altında emekli maaşı alan emekliler tasarruf etmeli, çalışanlar tasarruf etmeli.
Ben gazeteciliğe başladığımdan beri her tasarruf edilmesi gerektiğinde yapılan şey yükleyin garibanın sırtına… Bu kez de durum bundan farklı değildir. Yine garibanın sırtına…
Meclis gündemine getirilme çalışılan emeklilerle ilgili düzenlemeler konusunda bakın CHP Aydın İl Başkanı Ali Çankır ne diyor?
“AKP hükümeti SGK üzerinden tasarruf tedbirleri almaya başladı. 10 milyon Suriyelinin her türlü yardımına koşanlar, kendi emeklisine, kendi insanına bakamaz oldu. Ekonomiyi sözde şaha kaldıran sosyete damat şimdi gözünü SGK'ya dikip, bayramdan bayrama verilen emekli ikramiyelerini kaldırmayı, sağlık kesintilerini artırmayı hesaplıyor. Birileri elbet inanır mantığıyla söyledikleri yalanlar günler geçtikçe ayaklarına elbet dolanacak. Sizlerin sofranızda, saraylarınızda yetimin, öksüzün bu halkın ahı var ahı...”
Şu tasarruf tedbirlerini bir kere de çalışanın ve emeklinin sırtını yüklemeyin bakalım ne olacak?