Aydın’da dünden bugüne eli taşın altına koymaktan imtina edilen, ortak aklın yürütülemediği, siyasi saiklerle ötelenen konulara derinliğine baktığımızda karşımıza çıkan ana başlıkların tamamı, vatandaşı doğrudan doğruya ilgilendiriyor.

***

Örneğin senelerdir Çıldır Havalimanı’nın sivil/kargo uçuşlarına açılamamasıyla birlikte Aydın’ın diğer makro ulaşım projelerine dönük baktığımızda, yeterli kamuoyu oluşturamama, söylem birliğine varılamama ve Ankara’da etkin lobi gücü oluşturulamama gibi nedenler de ortada.

***

Aydın’ın çevre illerine nazaran geri kalmışlığına dönük süreç, yanıbaşımızdaki Denizli’yi etraflıca ve doğru paydada irdelediğimizde de dünden bugüne ne yazık ki aynı seyirde ilerliyor…

***

Aydın’da üretilen pamuğun Denizli’deki tekstil sanayicilerince ipliğe ve kumaşa, bu ilde yetiştirilen kestanenin Bursa’daki gıda sanayicileri tarafından şekere dönüştürülerek Dünya’ya pazarlandığı gerçeğine rağmen vizyonsuzluğun, bana neciliğin, saldım çayıra Mevlam kayıracılığın vücut bulmaya devam ettiği ‘Aydın Gerçeği’ karşımızda öylece sırıtıyor!

***

‘Görünen Köy’ halihazırda ortada ancak seçim sathına girerken, esasen makus kaderini yenebilmek için ildeki erkleri vesilesiyle taleplerini yüksek sesle yukarıya iletme fırsatı bulacak olan Aydın’ın bu noktada söylem ve eylem birliğine dönük kenetlenmesi de bana göre büyük önem arz ediyor.

***

“Her gün sarhoş şu Aydın’ın uşağı” türküsünde de geçen tarihsel
karakteristik kodumuzdan mütevellit olsa gerek rehavetin kök saldığı, öteki, berikiye karşı sen, bizim, oğlan lakırtılarını bir kenara bırakmanın zamanı artık gelmedi mi?

***

Her gelen siyasi liderin Merhum Başbakan Adnan Menderes’e gönderme yaparak ‘Demokrasinin Beşiği’ nutuğu attıkları Aydın’da, incir ziyafeti çekip ilimizin insanına, havasına, suyuna, taşına, toprağına övgüler yağdırdığı bir dizi buluşmalar, şuna samimiyetle emin olunuz ki vatandaş nezdinde de artık kabak tadı veriyor!

***

Aydınlılara Aydın’ı övüp, Merhum Başbakan Menderes’i rahmetle yad edip, demokrasi nutuğu atıp bir sepet incirle Ankara’ya dönen siyasi liderler, elbette ağızlarındaki ballı incir tadı nedeniyle bu kabak tadının farkında değil ancak seçmen davranışları da bana sorarsanız eskisi gibi değil!

***

Pandeminin ardından baş gösteren ekonomik göstergelerdeki olumsuzluktan kaynaklı olarak propaganda alanı genişleyen ve bu kez hakikaten iktidara yürüdükleri noktasında, ‘Geliyor gelmekte olan’ mottosuyla adeta rehavete kapılan muhalefet bloğunun da bu anlamda aklını başına alması gerekiyor!

***

Bir kere şu önemle bilinmelidir ki; İdeolojik saiklerle oy kullanan partizan seçmenden çok akılcı seçmenin ‘Gelen gideni aratacak’ kaygısına dönük olarak, şatafat içinde yüzen bazı muhalif siyasilerin fakir edebiyatıyla ekonomi güzellemelerine de karnı tok!

***

Sefaletin günden güne arttığı, enflasyonun katbekat yükseldiği gün gibi açık ancak muhalefetten beklenen sağduyulu refleks, birleştirici paydada toplumun taleplerine dönük kucaklayıcı, net ve çözüm odaklı söylem de geliştirebilmektir.

***

Aydın özelindeki siyasi partilerimizin yöneticilerinden beklenen, ilimize ziyarete gelecek olan liderlere ‘Efe Oyunu’, folklorik karşılama, incir-zeytin sepetli hediye, Yörük poşusu, Efe kasketi takdimi ve uğurlama gibi klasik ritüellerden çok, ‘Yunan İşgali’nin ardından yakılıp yıkılan ve Milli Mücadele Dönemi’nde yüzlerce ‘Şehit’ veren Aydın’ın, işgalden kurtuluşunun 100. Yıldönümünde, nereden nereye geldiği ve nereye varmak istediğinin, STK’ların da paylaş olduğu toplantılarda esaslıca anlatılarak taleplerin adam akıllı sıralanmasıdır!

***

DİĞER YAZILARI