CHP’Lİ KUZENLER: ÇERÇİOĞLU, ÖZAKCAN,ATAY
Türk geleneğinde kadın baş tacıdır.
Kızlar; analarının rakibi, babalarının vazgeçilmez ömür törpüleridir.
Kızlar; analarının rakibidir dedik; çünkü yaratıcıdırlar, doğurgandırlar, tek düzeliği sevmezler, akla gelmedik zamanlarda, akla gelmedik işler yaparlar.
Babalarının gözdesi olduklarını bildikleri için yaratıcı yeteneklerini kullanarak aile içindeki tahtlarını sağlama alırlar.
Cengiz Han’ın, karısını askerlerine tanıtırken, ’’BEN, SİZİN HAN’INIZIM. BU DA BENİM HAN’IM’’ sözü o günden sonra, günümüze, erkeklerin karılarını tanıtırken, ’’BENİM HANIM’’ a dönüşerek gelmiştir.
Cengiz Han’ın sözü o yüzyıllarda yani İslamiyet öncesi Türk’ün kadınına verdiği sınırsız değerin ifadesidir.
Atatürk’te kadınların uyanmaları için;
‘’ Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın. ‘’
Demiş; ama 28 gün çeken Şubat ayında bile 31 kadın öldürülmüş
Neyse biz konumuza dönelim.
2014 yerel seçimlerinden bir iki hafta önceydi, Çanakkale Şehitleri anıtı için Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile görüşmek için gitmiştim.
Özlem Çerçioğlu, sohbetimiz sırasında bana sordu:
‘’Abi durumu nasıl görüyorsun ?’’
Demiştim ki;
Sevgili başkanım, teknenin kaptanı sizsiniz, rüzgar ve deniz sizden yana, insanlarla kurduğunuz iletişim rüzgarı da,denizi de arkanızdan getiriyor,bu akış içinde Mesut bey ipi göğüsler.’’
İşte tam bu sırada Özlem Çerçioğlu, seslenmişti:
‘’Mesut abi duydun mu ?’’
Ve Mesut bey ipi göğüsledi.
Sonra ne oldu ?
Milletvekili kuzenlerin arası açıldı.
Milletvekili kuzenlerden Fatih Atay,kelimenin tam anlamıyla CHP okulunda hem teorik hem de pratik çalışma yaparak yetişmiş gerçek bir CHP’lidir.
Kuşkuya düşen Fatih Atay’ın siyasi yaşamını yazdığım 25.10.2018 tarihli yazımı okuyabilir.
Fatih Atay, dışarıdan sert, otoriter, sanki ulaşılmaz gibi görünebilir;ama Fatih Atay’ın siyasi yaşamını, yükselişini araştırıp öğrenirsek, onun gerçek bir Atatürkçü,gerçek bir CHP’li olduğunu görebiliriz.
Mesut Özakcan da CHP örgütünde yetişmiş, partinin çeşitli kademelerinde görev almış,il başkanlığı yapmış, milletvekili ve belediye başkanı seçilmiş gerçek bir CHP’liydi.
CHP’liydi, derken geçmişi vurgulayarak , Gerekçesi ne olursa olsun Mesut başkanın egosuna yenileceğini
Aklımın köşesinden bile geçirmemiştim.
Benim gibi nice kadim dostları selam sabahı neden kesmiş olabilirler ki ?
Oysa gerekçesi ne olursa olsun Mesut başkanın,’’ ben CHP’liyim, ayak oyunlarıyla benim adaylığım engellenmiş olabilir; ama ben CHP’me ihanet etmem, köşeme çekilir görev beklerim.’’ demiş olsaydı içtenlikle söylüyorum bütün CHP arkasından giderdi.
Ne yazık ki ok yaydan bir kez fırladı, bakalım nereye düşecek?
Gelelim evin kızı Çerçioğlu’na,
Özlem Çerçioğlu CHP içinde yetişmedi, aklını kullandı, olayın ortasına girdi, milletvekili oldu.
TBMM çatısından Aydın’ın siyaset haritasını çözdü.
İnsanlarla uyumlu iletişim kurmak için önce hemcinslerinin kadın yüreğine dokundu, oraya girdi; çünkü biliyordu ki evin reisi kadındır.
Çerçioğlu’da kocasının Han’ı, Çerçioğlu’da ana, çocukları kucakladı bunu yaparken hemcinslerine kadının evin reisi olduklarını hatırlattı, AYBA’yı kurdu, yaşlılara, engellilere evde sağlık hizmeti verilmesini,
İhtiyacı olan yüzlerce insanın evine yemek götürülmesi hizmetini sağladı.
Derler ki, o zaman ki CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Özlem Çerçioğlu’nu karşısına almış ve demiş ki:
‘’ Özlem kızım, Aydın’a git, belediye başkanlığını al’’
Deniz Baykal bunu demiş mi dememiş mi bilemeyiz; ama her eylemin bir öyküsü vardır.
Ve Özlem Çerçioğlu, genel başkanı Deniz Baykal’ın önerisini gerçekleştirmiş.
Kızlar; analarının rakibidir dedik; çünkü yaratıcıdırlar, doğurgandırlar, tek düzeliği sevmezler, akla gelmedik zamanlarda ,akla gelmedik işler yaparlar.
Babalarının gözdesi olduklarını bildikleri için yaratıcı yeteneklerini kullanarak aile içindeki tahtlarını sağlama alırlar.
Demiştik ya,
İşte CHP Aydın da bunu yaşıyor.
31 Mart seçimlerinde bunu göreceğiz.
31 Mart sonunda benim de diyeceklerim olacaktır; ama bu diyeceklerim’’ BEN DEMİŞTİM’’ gibi sorumsuzluğun kaçış şekliyle değil, gerçek yalanlarıyla olacaktır…
YARIN: SEÇMEN KARDEŞ SEN NE DÜŞÜNÜYORSUN ?