İnsanlar neden hep başkalarının kusurlarını görürler?
Neden hep kendisinin kusursuz olduğunu düşünür?
Bir insan kusursuz olabilir mi?
Her şeyin iyisini bildiğini iddia eden biri gerçekten o kadar bilgili biri midir?
İlk satırdan başlayarak devam edelim. Öncelikle insanlar kendilerinde de bir kusur olduğu gerçeğini kabullenmek istemezler. Onlar kusursuz oldukları düşüncesi içerisinde hareket ettikleri içindir ki, hep karşılarındaki insanların kusurları üzerinde dururlar.
Bir gün aynaya baktıklarında kendi kusurlarını da görebilecek olurlarsa eğer, işte o zaman yaşamları boyunca ne kadar yanlış yaptıklarının da farkına varacaklar, karşılarındaki insanın kusurlarını yok etmeye çalışmak yerine kendi kusurlarını ortadan kaldırmaya, ya da en aza indirgemeye çalışacaklardır.
‘Ben kusursuzum, hiç kusurum yok, hata yapmam’ diyen biri daha en başta kusur işlemiş, hata yapmış demektir. Kusursuz tek bir canlı yoktur. Hata yapmayan tek bir canlı yoktu. O anlamda da ‘Ben kusursuzum, hata yapmam’ diye yola çıktığımız anda en önemli hatayı yapmış oluruz.
Ben bilirim, her şeyi ben bilirim diye düşünmek de aynıdır. Öyle ki yaşam denilen olguda insanoğlunun her şeyi tam anlamı ile öğrenmesi ve bilmesi gibi bir olanağı yoktur. Elbette bizim de bilmediğimiz olacaktır, vardır da. İşte bunun bilincinde olduğumuz zaman daha fazla bilgi ile donanma yolunda önemli bir adım atmış oluruz.
Yaşamın son demlerinde bile olsanız, her şeyi bilebilme olanağınız yoktur. Evet sizin bilgi birikiminiz elbette fazladır, ancak bilmedikleriniz de vardır. Bu nedenle ben öğreniyorum felsefesi ile hareket ettiğimizde daha mutlu olacağımız gerçeğini göz ardı etmemek gerek. Zira öğrenen insan her zaman mutluluğu bulabilen insandır.
Ben kendi adıma hala öğreniyorum. Öğrenecek de çok şeyim var.