Hepimizin en sevdiği ve dört gözle beklediği bahar mevsimi nihayet geldi çattı. Şairlere ilham veren, aşıklara avuntu olan mevsim tüm güzellikleriyle giyindi kuşandı, doğayı süslemeye başladı. Şair Ziya Osman Saba'nın, 'Baharı Beklerken Yazılmış Şiir’inin dizelerinden de döküldüğü gibi;
“O günü görmek için sade bekleyeceğiz,
Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları.
Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz,
Bir sabah dökülecek baharların baharı.
Bu bahar yalnız mesut günler taşımaktadır,
Baş başa kalacağız kenarında bir suyun,
Göz alabildiğine yeşil uzanan çayır,
Bir saadet içinde sessiz otlayan koyun.
Bu bahar güleceğiz en içten bir sevinçle,
Bir melek ordan bize uzatacak elini.
Beni bırakma kalbim, kalbim sen bana söyle.
Ümitlerin en güzelini!”
Bahar mevsimi rengarenk çiçekleriyle ve havasıyla insanın hem yüreğine hem de gözlerine bayram ettiriyor. Şimdi siz neden baharı bu denli güzelledin diye soracaksınız değil mi?
Aydın’ın insanı tarımla iç içe bir halktır. Bu yüzden bahçelerine ailecek gider işlerini görür günün yorgunluğuyla evden yapıp getirdikleri yemeklerini de yedikten sonra evlerine dönerler. Bahçelerine gözleri gibi bakarlar çünkü ekmeklerini o bahçelerden topladıkları mahsullerle kazanırlar. Bu insanların birkaç zamandır bahçe tel örgülerine yazdıkları ‘çöp atmayın, çöplerinizi giderken toplayın’ yazıları dikkatimi çekti.
Pandemi döneminde hepimiz evlerimizde çok sıkıldık bu yüzden ilk fırsatta kendimizi doğanın mübarek ellerine bıraktık. Ancak doğanın bizlere sunduğu eşsiz nimetlere biz insanlık çöplerle karşılık veriyoruz. Bu durum ne yazık ki her yerde mevcut. İnsanlar piknik yapmak için aileleriyle birlikte doğaya akın ediyor. Geri döndüklerinde ise doğada ağır bir tahripten başka bir şey bırakmıyorlar.
Doğada alma verme dengesi vardır. Çiçeğe su ile karşılık verirseniz doğa anne size mükemmel bir bal sunacaktır. Bu yüzden lütfen hem kendimiz hem de çocuklarımıza doğayı korumanın bir vatan borcu olduğunu öğretelim. Öğretebilelim ki onlar da çocuklarına temiz hava alacakları bir yaşam alanı bırakabilsinler.