Geçen hafta Perşembe gününden beri Aydın siyasetinde tartışılan bir konu. Milletvekili Mustafa Savaş, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu omuz vurdu mu, omuzu ile itti mi, itmedi mi tartışması sürüp gidiyor.
Mustafa Savaş ve onun destekçileri omuz vurma, itme diye bir durumun olmadığını ifade ediyor ve video görüntüleri ile bunu desteklemeye çalışıyor. Diğer Tarafta Başkan Çerçioğlu tarafı ise bunun tam tersini savunup Savaş’ın Çerçioğlu’nu omuz vurduğunu ya da omuzu ile ittiğini öne sürüyorlar.
Çerçioğlu’nun olayla ilgili olarak medyada yer alan ifadelerine baktığımızda aynen şu ifadeleri görüyoruz:
“Rektör beyin daveti üzerine programa katıldık. Makamda karşılaşmamızda bir temasımız olmadı. Fakat dışarıda özellikle gittim AKP milletvekillerinin elini sıktım. Yemeğe geçerken, daha önce mecliste beraber çalıştığımız Binali Bey ile yürüyüp sohbet ediyorduk. Arkamdan hızlı adımlarla biri gelip Binali Bey ile aramıza girdi ama giriş nasıl bir giriş. Nezaketsiz bir olay yaşandı orada. Bu hareket bırakın belediye başkanını bir kadına yapılacak şey değil. Bu davranış bir milletvekiline yakışmayan hareket. Aydın’ın bu gibi konularla gündeme gelmesini istemem ama maalesef yaşanan da bir gerçek var. Yakışıksız bir olay yaşandı. Kendisine yakıştıramadım.”
Diğer taraftan Savaş’ın konuyla ilgili yaptığı açıklamada ise şu ifadelere yer veriliyor.
“Adnan Menderes Üniversitesi Akademik Yılı Açılışı kapsamında ilimizde gerçekleştirilen bir programda yaşandığı iddia edilen ve gerek sosyal medyada gerekse haberlerde yer bulmaya devam eden bir olayla ilgili açıklama yapma gereği doğmuştur. Haberlerde, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu'na omuz attığım gibi yakışıksız ithamlarda bulunulmaktadır. Bu itham tamamen asılsız olup karalamaya yönelik art niyetli bir itibarsızlaştırma sürecidir.”
Tarafların konuyla ilgili görüşleri böyle; ancak görüntülere bakıldığında, hangi açıdan bakılırsa bakılsın Sayın Savaş’ın, Sayın Çerçioğlu’nun omzuna bir omuz temasında bulunduğu açıkça görülmektedir.
Siyaset nezaket ister, siyaset karşı tarafa saygı ister. Eğer böyle bir polemik söz konusu olduğunda nezaket sahibi bir siyasetçinin karşı taraftan bir özür dilemesi onu savaşı kaybetmiş olarak göstermez, aksine yüceltir. Ama günümüz siyasetçilerinde özür dilemek diye bir kavram lügatlarında bulunmuyor olmalı ki, kendini haklı çıkarmak gibi bir tutum içerisine giriyorlar. Ben kendi adıma, kadın bir belediye başkanının omzuna dokunulmuş olmasının yarattığı algı karşısında Savaş’ın bir özür dilemesini yeğlerdim. Birlik ve beraberliğin tesis edilmesi ve pekiştirilmesi bu tür ince davranışlar geçtiğini de unutmamak gerek.