Denizin 1400 metre derinliklerinde, bir kayada yapışarak en değerli varlığını koruyan koca yürekli ahtapot anneleri.
Bir anne ahtapot, bir kara parçasına sığınarak kuluçkaya yatmaya başlar. Bu zorlu süreç yaklaşık 4 yıl sürer. Tek bir isteği vardır: 1000'den fazla yumurtasını korumak.
Anne ahtapot bir an bile yanından ayrılamaz yavrularının.
Doğumdan sonra bebeklerinin başından ayrılmamak için beslenmesini azaltır, hatta kendi kollarını yiyerek besin ihtiyacını giderme noktasına gelir. Avlanmadığı için de çok az hareket eden annenin gücü yavaş yavaş azalmaya başlar.
Ayrıca anne ahtapot yavrularının yumurtalarını okşayarak üzerlerinde alglerin oluşmasını sağlar. Bunu her yavrusu için tek tek yaparken, kuluçka döneminde şeffaf zarlarına zarar vermemek için büyük bir titizlikle hareket eder. 1000'den fazla yavrusuna ayrım gözetmeksizin yapar bunu.
Tüm koşulları tek tek uygulayan ahtapot anne, kuluçka dönemi bittikten sonra son görevini de tamamlayarak, kendini feda eder. Yavru ahtapotların hayata başladığı gün, anne ahtapot kuluçka döneminde kendi kolunu yiyecek noktaya geldiği için yuvadan sağ ayrılamaz.
Anne ahtapot öldükten sonra bile, yavrularına son bir faydası daha dokunur ve ölü bedenini, yavrularına yem yapar.
Bu yüzden hiçbir anne ahtapot yavrularının büyüdüğünü göremez.
Annelik ne kadar da kutsal değil mi? Ne olduğun, hangi varlık olduğun, nerede yaşadığın, nasıl olduğun farketmeksizin anne olmak, olabilmek dünyanın en güzel hissi olsa gerek.
Bütün annelerin ve yürekleri anne olanların anneler günü kutlu olsun.
