Bir şeylerle meşgale içerisinde olmak, hayatın bizlere yüklediği yüklerin farkında olmanın getirisi sonucu yaşamaya olan meylimizdir. Peki canımız sadece yapacak bir şeyler bulamadığımızda mı sıkılır? Can sıkıntısı kötü bir şey midir ya da iyi şeylere evirilebilir mi?
Biz insanlar genelde can sıkıntısını kötü bir şey olarak görür ve olabilecek en kısa sürede bir şeylerle meşgul olmaya koyuluruz. Hatta bunun üzerine atasözleri ve deyimler bile vardır. Boş duranı Allah sevmez derler. Peki Can sıkıntısı sadece boş kaldığımız zamanlarda mı ortaya çıkar? Boş kalmak ne demektir? Herhangi bir iş yapmak can sıkıntısını giderir mi?
Her şeyden önce sıkılmaktan başlamak istiyorum. Sıkılmak nedir? Sıkılmak insanların içerisinde bulundukları zaman diliminde kendilerini kendilerinden alıkoymaları sonucu ortaya çıkan histir bence. Bu hissi doğuran nedenlerin başında insanın kendini yeterince tanımaması yada tanımaya kalkmamasının yattığını düşünenlerdenim.
Canımızın sadece yapacak bir şeyler bulamadığımızda değil aynı zamanda bir şeyler yaparken de sıkıldığını düşünüyorum. Bunun da yine kişinin kendini tanımaması neticesinde kendine ve özüne yaraşmayan işlerle kurduğu ilişki neticesinde ortaya çıktığını düşünüyorum.
Tüm bunlara rağmen can sıkıntısı kendimizi tanımaya adım atmak için ilk adım olabilir. Can sıkıntısının kötü bir şey olduğunu unutun ve uzmanların dediklerine kulak verin.
İngiltere’nin Lancashire Üniversitesi’nden Sandi Mann’ın çalışmaları, can sıkıntısının insanın yaratıcılığını tetikleyen olumlu bir etkisinin olduğuna dikkat çekiyor. Sandi Mann can sıkıntısı sayesinde insanların merak duygusunun, hayal gücünün ve yaratıcı özelliklerinin geliştiğine inanıyor. Bu nedenle can sıkıntısından korkmamak gerektiğini belirtiyor. “Çocuklarımın yaratıcılık özelliklerinin gelişmesi için canlarının sıkılmasına izin veriyorum,” diyor.
Kanada’daki York Üniversitesi’nden John Eastwood ise can sıkıntısından çabuk kurtulma çabaları konusunda temkinli olmak gerektiğini söylüyor. “Öyle itici bir duygu ki hemen ondan kurtulmak istiyorsunuz; ama aslında ille de bir çare bulmak için uğraşmamalı, bu duygunun bize ne atlatmak istediğini anlamak için dinlemeliyiz,” diyor.
Eastwood’a göre can sıkıntısını hemen gidermek için akıllı telefona ya da tablete başvurmak ters etkide bulunabilir. “Teknoloji sayesinde fazlasıyla uyarılmış durumdayız… Merakımızı canlı tutacak daha hızlı ve daha kolay bir yol bulma peşindeyiz hep. Oysa bu durum daha çok can sıkıntısı yaşamamıza da neden olabilir.”
İyisi mi canımızın sıkıldığını düşündüğümüzde üzerine kafa yormalı ve özümüzün, varoluşumuzun ne istediğine odaklanalım. Şu kısacık ömrümüzde can sıkıntımızın da bize katacağı elbet bir şeyler vardır yeter ki aramasını bilelim.