Heyhat, ne çok çektin be Aydın! Tarihinle, kültürünle, bereketli topraklarınla bir inci gibi parlaman gerekirken, kaosun ve fitnenin gölgesinde seneler boyu karanlığa gark olarak...
Aydın, 7'den 70'e herkes bilir ki geçmişten bugüne efeler diyarı olarak anılır; yiğitliğin, mertliğin, dayanışmanın sembolüdür. Ama gelin görün ki, bu dayanışma ruhu senelerdir birilerince umarsızca ve bile isteye baltalanıyor. Birlik ve beraberlikte tutkal rolü üstlenmesi gerekenlerin ayrıştırıcı bir pozisyona bürünmesiniyse dünden bugüne inanın aklımız da havsalamız da almıyor.
Birileri pervasızca kaos senaryoları türetirken, Aydın’ın geleceği için çözümler ortaya koyması gerekenlerse ya susuyor ya da bu oyunun bir parçası oluyor. Şehir, bu fitne ateşinde yanıp kavrulurken, geldiğimiz noktada da “Birlik ve beraberlik” nutukları, bu mübarek ayda da Ramazan davulcusunun kuru gürültüsüne karışsın ve hiç duyulmasın isteniyor.
Bu girizgahtan yola çıkıp geçtiğimiz Cuma günü Aydın Ticaret Odası’nın ev sahipliğinde düzenlenen “Aydın için Birlik” iftarına esaslıca bir bakalım; Vali Yakup Canbolat ve şehrin milletvekilleri bir araya geldi, oda ve borsa başkanlarıyla beraber ilin önceliklerini ve kentin sorunlarını masaya yatırdı. Güzel bir tabloydu, özlenen bir birliktelik örneğiydi. Ama ne yazık ki bu tablo eksik kaldı. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ve CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, bu toplantıya katılmadı.
Açıkçası Aydın için kurulan birlik sofrasının birilerinin safrasına dokunduğu ortada! Çünkü birlik ve beraberlik adına atılan her adım, bu şehirde ne yazık ki ayrıştırmayı kendine iş edinenlerle kaostan beslenenlerin iştahını kaçırıyor.
Haydi, Özlem Çerçioğlu’nu bu seferlik bir kenara koyalım. Kendince haklı gerekçeleri olabilir, iftar daveti denilerek sorunların konuşulacağının söylenmemesi kendisini bir nebze rahatsız etmiş de olabilir ama biz belki bir sonraki toplantıya katılır diye umut etmiyor da değiliz. Ben şahsen ikinci toplantıya bilhassa İYİ Parti Aydın Milletvekili Ömer Karakaş'ın kendisinin de toplantıda olmasının gerekliliğine dair içten yaklaşımı ve sağduyulu çağrısını dikkate alarak katılacağına dair ümit beslemiyor değilim.
Ancak gelin görün ki CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız’ın “Aydın’ın sorunları iftar sofrasında konuşulmaz” diyerek toplantıyı boykot etmesi inanın kabul edilir gibi değil.
Hüseyin Yıldız bu sözlerim size; Gerçekten Aydın’ın sorunlarını konuşmak için bu iftar sofrasını uygun bulmuyorsanız, peki nerede konuşacaksınız? Keza Aydın'ın sorunları her zaman her platformda da konuşulmalıdır. Ve bu sorunları konuşmak bilhassa muhalefet milletvekili olarak sizin aynı zamanda asli görevinizdir. Kontenjandan milletvekili seçildiğiniz TBMM çatısı altında Aydın ile ilgili tek bir önerge bile sunmamışsınız. Aslında enine boyuna düşünmeye de gerek yok; Siz Aydın’ın bugüne kadar hangi derdini dert edindiniz ki, bu toplantıya katılsanız neyi tartışacaktınız? “İftar masası olmaz” diyerek kenara çekilmek, sorumluluktan kaçmaktan başka ne olabilir ki... Aydın halkı sizi o koltuğa oturtsun, ama siz şehrin geleceği için bir araya gelindiğinde “Yok, ben gelmem” deyin. Bu mudur vekillik?
Tekrardan toplantının kilit ismi olması gerekirken geride durmayı tercih eden Özlem Çerçioğlu’na gelince… Evet, katılmaması eleştirilebilir. Elbette bu toplantıya katılması Aydın için bir kazanım olurdu; çünkü onun başkanlık tecrübesi, böyle bir toplantıda kentin öncelikleri ve sorunlarına dair yapıcı çözümler üretilmesine katkı sağlayabilirdi. Kendisinin de söylediği gibi evet davet sürecinde bir iletişim eksikliği yaşanmış olabilir, belki de “iftar” vurgusu onu farklı bir beklenti içine soktu ancak yine de biz kendisinden Aydın’ın birliğini pekiştirmek adına bu tür buluşmalara mesafeli durması yerine, ön saflarda yer almasını beklerdik, bekliyoruz.
Neyse ki dediğim gibi İYİ Parti Milletvekili Karakaş’ın sağduyulu çağrısı bir umut ışığı oldu. Çerçioğlu’nun bu çağrıya kulak verip bir sonraki toplantıda yer alarak Aydın’ın geleceği için elini taşın altına koyacağına ben şahsen 2019'daki kendisinin seçim şarkısında yer alan "Aydın için yürekten" ifadelerinde geçtiği gibi içtenlikle inanıyorum. Çünkü Aydın halihazırda kendisinin de katkısıyla daha güçlü bir dayanışma örneği sergileyebilir.
Bu paydadan bakıldığında nisan ayında yapılacak ikinci toplantının ben şimdiden Gaziantep'te, Kayseri'de ve Denizli'de olduğu gibi 'Aydın Platformu'nun kurulması için atılacak daha güçlü bir ön adım olmasını temenni ediyorum.
Yine ümidimiz odur ki; Ramazan ayının manevi atmosferi içinde bu toplantıya katılmak yerine, Söke'de vatandaşlarla iftarını yapmayı tercih eden Çerçioğlu, bir bahar akşamında yapılacak nisan ayındaki buluşmadaysa bizzat yerini alarak, Aydın'ın önceliklerinin konuşulduğu toplantıya birileri istese de istemese de gerekli motivasyon ve sinerjiyi aşılar.
Biz yine de ne dersek diyelim bir bardak suda fırtına koparmaktan geri kalınmayacağını unutmadan şu sözlerle yazı noktalayalım da neme lazım belki birilerinin kulağına küpe olur;
"Birlik olmadan dirlik olmaz"
"Birlikten kuvvet doğar"
"Birlik ve beraberlik; ölümden başka her şeyi yener" (Mustafa Kemal Atatürk)
(Cenab-ı Allah'tan, Şüheda kanıyla sulanmış Aydın'ın gelecekte daha da güçlenmesinin önüne çıkan, çıkacak olan veya çıkmaya yeltenecek her engeli bertaraf etmesi duasıyla... )