Son günlerde ülkemizin birçok cennet köşesinde maalesef ormanlarımızın yanması sonucu çok sayıda vatandaşımız ile bunun yanında pek çok hayvan ve bitki ile doğal ekosistem zarar görmüş durumda. Elbette ülkenin doğan kaynaklarına, canlı ekosistemine, tabiata ve vatandaşların can ve mal güvenliğine büyük bir tehdit olan orman yangınlarını gerçekleştiren kişilerin en ağır şekilde cezalandırılması gerekmektedir. Türk Hukuku'nda orman yangınları ile cezai düzenlemeler 6831 sayılı Orman Kanunu'nda yer almaktadır. Bu kapsamda kanunun 110.maddesine göre;
1-) İlk olarak ; "Taksirle İşlenen Orman Yangını Suçu" açısından; dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak orman yangınına sebebiyet verenler iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır,
Görüldüğü üzere kasıtlı olarak işlenmese bile taksirle orman yangını çıkarmanın cezası dahi ağır sayılabilecek yaptırımlara bağlanmıştır.
2-) “Anız Yakmanın da İçinde Olduğu İhmali Davranışla Orman Yangınına Sebep Olma Suçu” açısından; Ormanlara dört kilometre mesafede veya bu Kanunun 31. ve 32.maddeleri kapsamına giren köyler hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak yasak olup bu fiilleri işleyenler hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve adli para cezasına hükmolunur.
3-) "Kasten İşlenen Orman Yangını Suçu" açısından; kasten orman yakan kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Görüldüğü gibi söz konusu düzenlemede kasten orman yakmanın cezası bir hayli ağır olup bu durum kanunkoyucu tarafından ormanlara verilen önemi göstermektedir. Şöyle bir örnek vermek gerekirse; kasten orman yakan fail ile 5237 S. TCK m.188/3'de düzenlenen uyuşturucu ticareti suçunu işleyen fail hemen hemen aynı cezalara çarptırılacaktır.
4-) "Örgüt Kapsamında İşlenen Orman Yangını Suçu" açısından; Devletin güvenliğine karşı suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde devlet ormanlarını yakan kişi, müebbet hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Burada cezalandırılan ise sadece orman yakmak değildir. Devletin egemenlik alametlerini yok etme kastıyla hareket eden fail en ağır şekilde cezalandırılmaktır. Failin bu madde kapsamında güttüğü saik sadece orman yakmak değil aynı zamanda suç örgütü kapsamında devlet güvenliğine karşı suç işlemektir. Bu sebeple falin eyleminin haksızlık içeriği daha yüksek olup yaptırımı da bu ölçüde ağırlaşmaktadır.
Söz konusu düzenlemeler her ne kadar caydırıcı gibi gözükse de sorunun asıl çözümü olarak; orman yangını çıkmadan önce gerekli önlemler görevli kurumlar tarafından alınmalı, bireylere tabiat ve canlı sevgisi aşılanmalıdır. Hukuki olarak ise ülkemizin içinde bulunduğu bu üzücü durumdan bir an önce çıkması için orman yangınları ile etkin soruşturma süreçleri yürütülerek failler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
Bu yazının hazırlanmasında değerli katkıları için Stajyer Avukat Osman KAVRUK'a teşekkür ederim.