Yaklaşık bir haftadır Aydın gündeminde, özellikle de siyasi gündeminde Saraçay Barajı ihalesi yer alıyor. Bir tarafta merkezi hükümetin temsilcisi milletvekilleri, diğer tarafta Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Özlem Çerçioğlu.
AKP Milletvekilleri Metin Yavuz ve Mustafa Savaş diyorlar ki, “Sarıçay Barajı’nın ihale hazırlıkları başladı, önümüzdeki günlerde ihaleye çıkacak”. Diğer tarafta Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu diyor ki, “Sarıçay Barajını Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ yapacak”
Taraflardan biri algı yaratmaya çalışıyor. Her zaman olduğu gibi de, yapmadıkları şeyleri kendileri yapmış gibi göstermeye alışkanlık haline getiren AKP ve yandaşları parasını Büyükşehir Belediyesi’nden alacakları barajı biz yapıyoruz diyerek algı peşindeler.
İşin aslı, AKP vekillerinin dediği gibi değil. Aslında Sarıçay Barajı ASKİ genel kurulu kararı ile yapılıyor. Ancak böylesi büyük bir yatırımı yapmaya Belediye Bütçesinin yetersiz kalması nedeni ile DSİ belediyeye kredi açıyor. Yanı diyor ki, bende para var, ben yapayım, sen barajın bedelini beni eşit taksitler halinde ödersin. Tıpkı herhangi bir bankadan alınan yatırım kredisi gibi.
Gelelim işin bir başka boyutuna. DSİ İle Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ arasında Sarıçay Barajı ile ilgili bir protokol imzalanmış. Protokolün ilgili maddeleri, 4, 8, 9, 10, 11 ve 12. Bu maddeler Barajın nasıl yapılacağını, paranın nasıl ödeneceğini gibi konuları içeriyor. Son gelinen noktada da diyor ki Aydın Büyükşehir Belediyesi gelin protokolü revize edelim ve bu maddeleri ortadan kaldıralım. Mademki barajı siz yapıyorsunuz böyle bir protokole ve bu maddelere gerek yok.
Bankadan aldığınız yatırım kredisi sonucunda banka size ve topluma bu yatırımı ben yaptım deme lüksüne nasıl sahip değil ise; DSİ de Saraçay Barajı konusunda bu barajı ben yaptım ya da ben yapıyorum lüksüne sahip değil. Eğer öyle diyor ise de Barajın yapım bedelini Aydın Büyükşehir Belediyesi’nden geri tahsil etme hakkı da yok.
Yeterin artık, sapla samanı birbirine karıştırmayı. Aklınızı başınıza devşirim ve merkezi iktidar olarak Aydın’a gerçekten bir şeyler yapın. Kayıkçı kavgası değil…
MEYDAN'DA İFTAR VE ŞÖLEN
Bir başka konu da Çarşamba akşamı İstasyon Meydanı’nda gerçekleştirilen iftar organizasyonu ve fetih şöleni.
Elbette iftar verilmeli, elbette Fetih Şöleni gerçekleştirilmeli. Bu konuda söyleyeceğimiz söz olamaz. Ancak, bu etkinliğin gerçekleştirildiği yer itibarı ile olumsuzluklarına da değinmeden geçmek olmaz.
İstasyon Meydanı’nda gerçekleştirilen etkinlik için saat 15.00’ten itibaren Ramazan Paşa kavşağı ile Abide Kavşağı ve Sağlık Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesi önünde kalan kısım trafiğe kapatıldı. İşte bu hiç iyi olmayan bir durum ortaya çıkarıyor. Siz kendin en merkezi yerinde yol kapatıyor ve trafiği alt üst ediyorsunuz. Oysa bu etkinliği gerçekleştirebilecek çok yer varken niye İstasyon Meydanı?
Malazgirt Meydanı ne güne duruyor?
Adnan Menderes Stadyumu ne güne duruyor?
Amacınız iftar vermek, Fetih Şöleni düzenlemek mi yoksa vatandaşa eziyet etmek mi?