Bazı meseleler vardır ki tartışmaya kapalıdır, çözümü bellidir, göz yummaya gelmez. Bunlardan en önemlisi her gün yazılıyor çiziliyor. Bunun adı tecavüzdür. Açık olarak kimse bunu tacizi savunamaz, bu ülkenin her yerinden cinsel istismar, aile içi cinsel istismar, kadına ve çocuğa tecavüz haberlerini duymaya ve okumaya devam ediyoruz ancak artık istismar etme, çocuk deyip kadındır deyip geçme hepimiz bunda hem fikirsek bu kadar tecavüz nereden geliyor?
Adalet Bakanlığı’nın 2014 verilerine göre, her ay adli tıp kurumuna 650 çocuk cinsel istismarı vakası gönderiliyor.
Açılan toplam dava sayısı: 40.266
Karar çıkan dava sayısı: 24.825
Mahkumiyet Kararı: 13.968
Bunun sadece 13 bini ceza almış, geri kalanı beraat etmiş…
40 bin çocuğun hayatı hiç edilmiş… Çok üzücü.
Siyasetçiler yoksunuz ….
Milletvekilleri yoksunuz…
Hakimler yoksunuz…
Savcılar yoksunuz…
Barolar yoksunuz…
Ve daha sayamadığım devlet büyükleri yoksunuz…
Her şeyde her olayda sesi yükselen, malınıza , mülkünüzü, servetlerinizi ,işinizi, mevkiinizi, torpilli işlerinizi, hayatınızı korumaya geldiğinde yükselen sesler yoksunuz….
5 yaşındaki çocuğun artık bir hayatı yok! Sevgiyi unutan, içine kapanık aferini bilmeyen yaşam boyunca kalbinde kocaman bir yara açılmış bir hayat buna sebep olanlar buna göz yummaya devam edenler rahat uyuyabiliyorsanız amenna! Unutmayın istismarcılar da bir zamanlar çocuktu.
Kaldı ki savunma olarak yapılan en kötü yorumlardan biri “insan değil” ve “hasta” tanımlamaları. Bu yapılanların arkasına ”hasta“ olarak nitelik kattığınızda bu iğrenç olayları normalleştirmiş mi oluyorsunuz? Bunun savunması yok siz normalleştirdikçe bitmeyecek ki bu şeklide olmaya devam ettiğinde olacak olan şu, sakladığımız gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacağız.
Kelimelerin bittiği yerdeyiz, üç maymun oynamaya devam ettiğimiz sürece duymadım, görmedim bilmiyorum dediğimiz sürece bu sayılar artacak… SUSMAYALIM sesiz kalmak istismara ortak olmaktır.