Amsterdam’da Maggare Brug köprüsünün hikayesini aktarmak istiyorum sizlere...
Bu köprünün hikayesi çok eskiye ve asırlar öncesine dayalı.

***
Herkesin merak uyandırdığı o hikayeye başlıyorum.

***
Lara adında bir kız varmış, Lara’nın ailesi geleneklerine düşkün sıkı bir aileymiş. Lara’nın en çok görmek istediği yer Maggare Brug Köprüsü’ymüş. Ama yıllardır Amsterdam’da yaşamasına rağmen bir türlü o köprüyü görememiştir.

***
Ailesi bir sabah iş sorunlarını halletmek için İsveç’e gitmek zorunda kalır. Ve Lara abisiyle tek başına kalır... Bir gün abisi sabah uyanır ve işe gitmek için yola çıkar.

***

Lara evden kaçmayı düşünür çünkü onu tutabilecek kimse yoktur. Lara eşyalarını toplar ve evden çıkar. Sokakta yürürken bütün gözler onun üzerindedir. Eşsiz güzelliğiyle herkesi kendine baktıran bir kızdır. Lara insanlara sora sora görmek istediği o köprüyü bulur ve oraya gelir. Ve o köprüde Ron isimli bir yakışıklı gence rastlar. Her şeyden bir habersiz Lara ilk görüşte birbirlerine aşık olurlar. Ron Lara’nın yanına gider ve ellerini tutup şunu der;

***
“Bu eşsiz güzellikle tanışmak isterim.. Lara utangaç bir şekilde teşekkür eder ve hızlıca oradan ayrılır.

***
Ron Lara’yı bulmak için büyük çaba harcar. Aylar, yıllar geçer ta ki o güne dek...
Ron Lara’yı bulmuştur.. Ve Ron Lara’ya evlenme teklifi eder, evlenirler. Evliliklerine aileleri bile karşıyken onlar kimseye aldırış etmeden mutluluklarına devam ederler.

***
Aradan 2 yıl geçer Lara Ron’dan hamile kalır. Bir gün Lara Rambutan isimli bir meyve türü aşermiştir. Bu meyve Amsterdam’da zor bulunduğu için Ron aramaya yola çıkar. Kapı çalar, Lara Ron’un bu kadar kısa sürede gelemeyeceğini düşündüğü için merakla kapıyı açar. Kapıyı açtığında karşısında abisini görür. Kapıyı kapatmaya çalışır, abisi engel olur. Abisi Lara’yı tehdit eder. Eğer benimle gelmezsen Ron ölür der.

***
Lara korkudan ne yapacağını bilemez ve teklifini kabul eder giderler. Abisi Lara adına bir mektup yazar..

***
Ron eve gelir o mektubu gözyaşları içinde okur. Ve Lara’yı sevdiği için içini pişmanlık sarar. Ve Lara’yı kalbinde o an bitirir.

***
Aradan 3 ay geçer. Lara’nın bebeği dünyaya gelmiştir. Lara bu sefer bebeğiyle birlikte o köprüye gider. Ve Ron da o köprüdedir..

***
Ama Ron yalnız değildir. Lara Ron ve yanındaki kadını görür... Ve gözyaşlarını tutamaz. Bebeğiyle oradan ayrılır.

***

Peki sizce bu hikayede en çok seven kim lara mı ron mı?
Bu hikayede gerçekten çok seven, acı çeken Lara’dır...
Bütün zorlukların üstesinden gelen, aşkı, acıyı dibine kadar yaşayan...

***
Güzel “Aşk”lara denk gelmeniz dileğiyle...

***

DİĞER YAZILARI