Her gün bir acı, her gün bir anne gözyaşı ‘Türkiye şehidin var’ haberleri ile bir acı daha eklendi ülkemizin üstüne. Şehitler ölmez diyorlar ama ölüyorlar. Biz sıcak evimizde rahat otururken onlar uykusuz nöbet tutarken karda, soğukta mücadele veriyorlar.
Şehidin var Aydın, şehidin var Türkiye. Adı Jandarma Uzman Çavuş Muammer Keskin. Van'ın Bahçesaray ilçesinde çığ düşmesi sonucu şehit oldu. Geride kalan gözü yaşlı annen, baban kardeşlerin ve sevdiklerin. Bir anne yüreği yanıyor, bir baba yüreği eriyor, bir eş yüreği yalnız kalıyor. Çocuklar babasız kalıyor. Sevdiklerin yalnız kaldı şehidim sen vatanını ölümü göze alarak korudun kolladın sen rahat uyu şehidim.
Şimdi o şehit evini düşünüyorum evde hiç bayram olmayacak annenin babanın kalbindeki acı hiç dinmeyecek kor hep devam edecek. Âmâ dışarda hayat devam edecek. Askerlerimiz yine görev başında vatan sağ olsun diyecek. Acılarını bir yere kadar paylaşacağız. Gözyaşlarına bir yere kadar sileceğiz. Ateş düştüğü yeri yakıyor ve acımasız hayat kaldığı yerden devam ediyor. Sokaklara, mahallelere, parklara, bahçelere bile şehit ismi vermeğe yetmiyor artık.
Şehit düşmüş bir askerimiz, ailesine yazdığı mektup da vatan sevgisini hasretini şöyle anlatıyor.
"Askerlik ibadet demiştin ya bana babam. Allah yolunda diyerek çıktım evimden. Ağlamayın şehit düşersem vatan toprağına. Buralar soğuk annem çok soğuk. Toprak bizi çağırıyor annem. Nasibim bir kurşun olur da düşersem toprağıma. Toprak bağrını açmışsa bana ağlama.. Üç ay önce okuldan mezun olduğumda isteyerek ben yazdım doğu görevini. Niye diye isyan etmeyin. Benim vatanım ateşler içinde yanarken ben evimde çay içemem baba. Allah'ın izniyle bayrağımı düşürmem. Kurşundan başka bir şey varsa o da nasip olsun. Her gün bir yoldaşım toprağa düşüyor. Biz İbrahim'in askerleriyiz. Dua edin bizlere. Ferman devletin. Sur bizim.
Tüm şehitlerimizin mekânı cennet, ruhları şad olsun unutmayacağız.