Dişi fener balıkları erkeklerini de yanlarında taşırlar. O erkek fener balığı, tamamlanacak şeyler eksikliği yüzünden tüm ömrünü dişi fener balığının derisine yapışıp onun kanını emerek geçirir. Bu yolla hem dişi fener balığı canı istediği vakit yığınına katacağı bir erkeğe sahip olur, hem de erkek fener balığı derisine yapıştığı dişi fener balığından ömrü boyunca kan emerek beslenir.

Sonunda dişi fener balığı kuyruk sallar ve hormonları suya yayılır, erkek fener balığı kopar deriden ve çiftleşip yığının mirasını yumurtalara bırakıp ölür. Fakat, dişi fener balığı erkeğini ölene dek göremez. O erkek fener balığını sadece çiftleşmek için mecbur kaldığı küçük bir kan emici gibi gördüğü için bir an olsun dönüp arkasına bakmaz bile.

Zavallı erkek fener balığı doğduğu andan itibaren bir dişi bulmaya mecburdur aksi takdirde açlıktan ölecektir sanki yumurtaları bırakan dişiler, dişi yavruları kayırmış gibi erkek fener balıkları dişi fener balıklarının dörtte biri kadar bile değillerdir.

Erkek fener balığının arayış içinde olma mecburiyeti, dişi fener balıklarını o kadar rahatlatır ki nasıl olsa bir erkek fener balığı onları gelip bulmak zorundadır bulmazsa açlıktan ölecektir çünkü o boyutuyla erkek fener balığı avlanamaz ve yiyecek ihtiyacını karşılaması içinde dişi fener balığına muhtaçtır.

Dişi ise bu ufacık erkeğin dişlerini derisine geçirip onun kanını emmesinden ve bu şekilde beslenmesinden bırakın rahatsızlık duymayı umursamaz bile onu. Yeterince sıkı dişlerini geçiremeyen erkek dişinin süratine yetişemez ve ölür. Dişi bu durumda arkasına bile bakmadan aldatıcı fener ışıklarıyla avlanmaya devam eder nasıl olsa bir erkek onu bulmak mecburiyetindedir.