(Dünkü Yazının Devamıdır.)

III. BUTLANI GEREKTİRMEYEN SEBEPLER 
A. Genel Olarak
Butlan, geçersizlik sonucunu doğuran bir hukuki durum olduğundan; butlan hali, hukuk aleminde önemli ve ağır sonuçlara yol açmaktadır. Bu kapsamda kanun koyucu tarafından önem ve tehlikelilik durumları da dikkate alınarak ağırlık yönünden derecelendirme yapılmış ve bazı haller mutlak butlan, bazı haller de nisbî butlan sebebi sayılmıştır. Bazı hallerin ise, butlanı ve batıl sonucunu doğurmaması gerektiği kabul edilmiştir. Bu hallerde butlanı gerektirmeyen sebepler karşımıza çıkmaktadır. Söz konusu sebeplerin varlığı halinde; butlanla sakat ve batıl olmanın, hukuki durum ile sonuca yönelik ağırlığı dikkate alınarak, meydana gelen olumsuzluğun yahut eksikliğin, geçersizlik yaptırımıyla karşılaşması ölçülü bulunmamakta ve sayılan hallerde sonuç, butlanla sakat olmayıp batıl sonucunu doğurmamaktadır. 
B. Butlanı Gerektirmeyen Haller
1. Bekleme Süresine Uymama 
Bilindiği üzere; kadının, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz günlük bekleme süresi bulunmaktadır. Kadın bu süreçte evlenememektedir. Bu hal geçici evlenme engeli olup, yalnızca kadınlar için geçerlilik arz etmektedir. Bu durumda kadının evlenmesi geçici olarak yasaktır. ‘Peki kadının, bekleme süresi devam ederken evlenmesi halinde ne olacaktır’ sorusu karşısında ise, bu soruyu Türk Medeni Kanunu’nun 154. maddesi yanıtlamakta ve yasal düzenlemede, kadının bekleme süresi bitmeden evlenmesinin, evlenmenin butlanını gerektirmediği belirtilmektedir.
2. Şekil Kurallarına Uymama 
Evlenme töreni, evlendirme memurunun ve iki tanığın önünde açık olarak gerçekleştirilmektedir. ‘Evlendirmeye yetkili memur önünde yapılmış olan bir evlilikte kanunun diğer şekil şartlarına uyulmaması halinde, sonuç ne olacaktır’ sorusu karşısında; Türk Medeni Kanunu’nun 155. maddesi, bu soruyu, evlendirmeye yetkili memur önünde yapılmış olan bir evliliğin, kanunun diğer şekil kurallarına uyulmaması sebebiyle butlanına karar verilemeyeceği şeklinde yanıtlamaktadır.
IV. BUTLAN DAVALARINDA YETKİ VE YARGILAMA USULÜ
Türk Medeni Kanunu’nun 160. maddesi ile butlan davalarında yetki ve yargılama usulüne ilişkin olarak boşanmaya ilişkin hükümlere atıfta bulunulduğu görülmektedir. Bu kapsamda evlenmenin butlanı davasında, yetki ve yargılama usulü bakımından boşanmaya ilişkin hükümlerin uygulanmaktadır.
V. BUTLAN KARARI  
A. Genel olarak 
Batıl bir evlilik, ancak hâkimin kararıyla sona ermekte ve mutlak butlan hâlinde dahi evlenme, hâkimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurmaktadır.
B. Butlan Kararının Hukuki Sonuçları
1. Butlan Kararının Çocuklar Yönünden Hukuki Sonuçları
Türk Medeni Kanunu’nun 157. maddesinde yer aldığı üzere, mahkemece butlanına karar verilen bir evlilikten doğan çocuklar, ana ve baba iyiniyetli olmasalar bile evlilik içinde doğmuş sayılmakta ve çocuklar ile ana ve baba arasındaki ilişkilere, boşanmaya ilişkin hükümler uygulanmaktadır.
2. Butlan Kararının Eşler Yönünden Hukuki Sonuçları
a. Aile Hukuku Yönünden Hukuki Sonuçları
Evlenmenin butlanına karar verilmesi halinde; evlenirken iyiniyetli bulunan eş, bu evlenme ile kazanmış olduğu kişisel durumunu korumakta ve eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi, tazminat, nafaka ve soyadı hakkında boşanmaya ilişkin hükümler uygulanmaktadır.
b. Miras Hukuku Yönünden Hukuki Sonuçları 
Dava sonucunda, evlenme sırasında iyiniyetli olmadığı anlaşılan sağ kalan eş, yasal mirasçı olamayacağı gibi daha önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları da kaybetmektedir.