Aydın’da dünden bugüne aşağı yukarı aynı kronik sorunlara dönük gelişen siyasi gündemin ana teması;
***
Dönüp dolaşıp gah Çıldır Havalimanı’na, gah Şehir Hastanesi’ne, gah Aydın-Denizli otoyoluna, gah yerel yönetimlerin eksik ve gediklerine, gah yerel ve genel iktidarın karşılıklı engelledikleri ileri sürülen projelere endeksleniyor.
***
Ne var ki Aydın’da ortak aklın bir türlü işletilememesinin yanı sıra yerinde sayan ilimizin erklerine baktığımızda da parçalı yelpaze günden güne sırıtıyor.
***
Aynı STK içinde, aynı parti içinde ve hatta aynı belediye ve kurum içinde o kadar çok ayrı gayrılık ve kırgınlıklar söz konusu ki hangi birini tutsak elimizde kalıyor!
***
Örnek olarak söylüyorum; Aydın’ın en küçük ilçesi Karpuzlu’da bile herkes herkesle kavgalı!
***
Aydın için bilim üretmesi ve şehre değer katması gereken üniversiteden tutun yerel yönetimlere, yerel yönetimlerden tutun türlü resmi kurumlara kadar her yerde bölük pörçük sıkıntıların dillendirildiği ve dedikodu mekanizmasından süzülüp kulağımıza gelen neler var neler?
***
Bazen hiç istemediğimiz halde enteresan bilgilere maruz kalsak da bizim sağduyumuz bu şehrin menfaatinden yana olduğu için görmezden ve duymazdan gelebiliyoruz.
***
Altını çiziyorum; Aydın’ın ali menfaatleri adına ayrı bir otosansür sağduyusu geliştirmek zorunda kalmamız, aslında bazen ne kadar gerekli olduğu noktasında bakıldığında ‘su götürmez bir gerçek’ olarak karşımızda duruyor!
***
Yoksa her dedikoduya kulak asıp habere dönüştürsek, Aydın’ın her gün nur topu gibi enterasan gündemleri olur!
***
Bizim aynı zamanda denetleyici özelliğine haiz kamu görevlisi olduğumuzu da unutmadan yerinde sanki bir ‘Cumhuriyet Savcısı’ tutumu ve yaklaşımıyla ele aldığımız olay, olgu ve konularda önceliğimiz Aydın’ın menfaatleri olmalıdır!
***
Bu ilde en ufak sorumluluk sahibi olan STK’daki herhangi bir yöneticiden, muhtar azasına ve sıradan vatandaşa kadar yaşadığı yere değer katma ve azmi çabasının bir gün topyekün vücut bulması dileğiyle.
***