‘Milli Ekonomik Yemin’in arkasındaki Aydınlının kim olduğunu yazının ilerleyen kısmında açacağım.
***
Esasen bu Aydınlının kim olduğunu değil ‘Misak-ı Milli’ye kardeş bir yemin olarak Cumhuriyeti kuran iradenin tam olarak neyi kastettiğini de doğru bilmemiz gerekiyor.
***
Bildiğiniz üzere, CHP’li büyükşehir belediye başkanlarının en son gerçekleştirdiği 11. Buluşmanın ardından ortak deklarasyon yayımlandı.
***
Yayımlanan deklarasyon vesilesiyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” çalışmaları hakkında sunum yaptığını öğrendim.
***
Açıkçası bu fikir doğrudan kendisine mi aittir ya da ilk iktisat kongresi İzmir’de yapıldığı için bir görev olarak kendisine tevdi mi edilmiştir bilmiyorum ama bana kalırsa ‘İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’ olağanüstü derecede çok önemlidir.
***
Tarihi arşivlere göre, henüz Lozan Barış Antlaşması imza altına alınmadan kararlaştırılan İzmir İktisat Kongresine, Aydın ile birlikte Türkiye'nin değişik illerinden çiftçi, tüccar, sanayi ve işçi zümrelerini kapsayan bin 135 üye katılmış ve bu kongrede bu grupların hazırladığı "Misak-ı İktisadî Esasları" tartışılarak kabul edilmişti.
***
Kırmızı çizgimizi oluşturan ‘Misak-ı Milli’ ile birlikte esasen ‘Misak-ı İktisadi’nin bu noktada Cumhuriyetin kuruluş yeminleri olduğunu da özellikle hatırlatırım.
***
Cumhuriyetin 100. Yılında da İzmir İktisat Kongresi ruhuna uygun tarzda bir kongrenin yapılması büyük önem arzediyor.
***
Kaldı ki ben 27 Haziran 2019’da yazdığım bir köşe yazısında da bu konuya dikkat çekmiş İzmir İktisat Kongresi’nin acilen toplanması gerektiği lüzumunu ele almıştım.
***
O yazıma atıf yapacak olursam İzmir İktisat Kongresi’nin yeniden toplanması gerektiğiyle ilgili olarak, “Bu noktada şu da var ki her nerede olursa olsun bir ülkede devletin tepesi, ülkesinin bir ‘Ekonomik Savaş’ ya da ‘Kurtuluş Savaşı’ verdiğini, dışarıdan ekonomik tuzakların söz konusu olduğunu söylüyorsa, bu doğal olarak olağanüstü anlamda ulusal kongreler tertip edilmesini de gerektirir” ifadelerini kullanmıştım.
***
Gelinen süreç itibariyle ekonomik darboğazdan geçtiğimiz sürecin tam ortasındayız!
***
“İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin bu çerçevede CHP’nin önerisi olması nedeniyle iktidar tarafından görmezden gelinmemesi de büyük önem arzetmektedir.
***
Dönemin İktisat Bakanı, Aydınlı mebuslardan Kuşadalı Mahmut Esat Bozkurt’un önerisiyle 17 Şubat- 4 Mart 1923’te yapılan İzmir İktisat Kongresi’nin 2023 yılının aynı tarihlerine denk gelen günler de yapılması;
***
Bir anlamda her ne kadar ‘Misak- İktisadi’ adı altındaki ve günümüze göre açılımı tam olarak ‘Milli Ekonomik Yemin’ olan tarihi andımızdan, ‘Kapitalist ve Liberal Ekonomi politikalarının küresel kıskacı altına girmemiz nedeniyle kısmen dönmüş de olsak,
***
Tarihsel payda da nereden nereye geldiğimizin doğru ölçekte değerlendirilmesi adına da bu kongrenin yeniden tertip edilmesi manidar olacaktır.
***
Ben şimdiden; “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin, ülkemizin çağdaş, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmasını samimiyetle ve madde madde hedefleyen, ekonomik bağımsızlığın teminine dönük bir dizi esaslı icraatı kapsayan ve yaptırım gücü olan bir mahiyette olmasını diliyorum.
***
Son söz İzmir İktisat Kongresi açılışında konuşan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten;
“Efendiler, uzun gafletler ve derin umursamazlık ile geçen yüzyılların, iktisadi yapımızda açtığı ağır yaraları, onarmak ve çarelerini aramak, memleketi topyekûn imara; milleti refah ve saadete eriştirme yollarını bulmak için yapacağımız çalışmanın başarı ile sonuçlanmasını dilerim. Tam bağımsızlık için şu prensip vardır: Milli Egemenlik, ‘Ekonomik Özgürlük’ ile pekiştirilmelidir”
***